YÖRÜKLER, AZİZİYE KÖYÜ YAYLA ŞENLİĞİ’NDE BULUŞTU
- Aziziye Köyü 20. Kültür Sanat ve Yayla Şenliği 2 yıl aradan sonra yeniden yapıldı.
Burdur’da geleneksel hale gelen Aziziye Köyü 20. Kültür Sanat ve Yayla Şenliği geçtiğimiz Pazar günüAziziye Yaylası Elma Çukuru mevkiinde yapıldı. Pandemi dolayısıyla 2 yıl aradan sonra yeniden yapılan şenlikler, hayırsever iş insanı Yörük İl Beyi Mehmet Cadıl tarafından gerçekleştirildi.
Burdur Valisi Ali Arslantaş, Ak Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, Burdur Garnizon Komutanı P. Komd. Yavuz Çankaya, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, Ağlasun Kaymakamı Tahir Demir, İl Jandarma Komutanı J. Alb. Mustafa Güder, İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik, İl Genel Meclisi Başkanı Murat Akbıyık, belediye başkanları, siyasi parti il başkanları, kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldığı şenliklerde sahne alan mahalli sanatçılarımız birer konser verdiler. Yörük kültürünün yaşatılarak gelecek nesillere aktarıldığı Aziziye Köyü Yayla Şenliği’ne katılan Burdur Valisi Ali Arslantaş, Hayırsever iş insanı ve Yörük İl Beyi Mehmet Cadıl, Aziziye Köyü Muhtarı Ali Kozak, protokol üyeleri ve Aziziyeliler tarafından karşılandı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan şenliğin devamında protokol konuşmaları gerçekleşti. Vali Ali Arslantaş Milletvekili Bayram Özçelik, Aziziye Köyü Muhtarı Ali Kozak ve İş İnsanı Mehmet Cadıl tarafından konuşma yapıldı.
Poşu bağlama töreni sonrası Vali Arslantaş ve protokol üyeleri şenliğe uzaktan yakından gelen vatandaşları ziyaret ederek sohbetler etti.
VALİ ALİ ARSLANTAŞ: “ŞENLİĞİNİZ KUTLU YARENLİĞİNİZ ŞENLİKLİ OLSUN.”
Vali Arslantaş şenlikte alanında yaptığı konuşmada; “Aziziye geçmişi 1840’lı yıllara kadar uzanan kadim bir köyümüz. Adını devrin padişahı Abdülaziz’den alan yerleşkemizin resmi hüviyete kavuşma hikayesi dikkate değerdir. İlk meskûnları konargöçer Sarı Keçili Yörüklerimizin nüfusu, zamanla bir köy nüfusuna tebdil edince, köylüler köylerine bir isim bulma ihtiyacı hissederler. Muhit Garamık ağaçlarıyla çevrili olduğundan köyün adına “Çevrim Garamık” derler. Her ne kadar köy sakinleri kendilerine bu ismi uygun görmüş ve civar beldelerde köyü aynı adla anmaya başlamışsa da devletin resmi kayıtlarına göre Çevrim Garamık adında bir köy yoktur. Bu işe bir hal çare düşünen Aziziye ileri gelenleri devrin padişahı Sultan Abdulaziz’e elçi göndererek ahvali arz ederler. Padişah talebi makul bulup köye mühür ihsan buyurunca, köyün adı padişahın şerefine “Aziziye” konulur. Çam ağacından yapılma oluklardan gürül gürül akan buz gibi soğuk sular sebebiyle bir ara Çamoluk olarak da anılan Aziziyemizde 1999 yılından beri yayla şenlikleri düzenlenmektedir. Bu şenlik Aziziye düğünlerinde döğülen keşkek, tavşan etli arabaşı çorbası, maşalama, boğaz havası, kıl kirmeni, bolluk getirsin diye taze gelinlere saçtırılan tohum ve burada sayamadığım Aziziye folkloruna mahsus nice motif gibi artık Aziziye halk kültürünün bir parçası olmuştur. Karinom’dan, Avşar Beylerine, Serenler Zeybeğinden, Teke Zortlatmasına kadar yörük Türkmen boyası çalınan türküleriyle, bölgemizde nam salmış oyun ekipleriyle, kadın erkek fark etmeksizin sesinden süzme bal damlattıkları sipsiler, curalar, bağlamalar ve kabak kemanelerle Aziziyeliler, keyifli yaşamayı bilen ve yaşarken geleneği geleceğe aktarmada büyük bir vazife ifa eden çok kıymetli kardeşlerimizdir. Oksijen deposu elma çukuru yaylamızda gerçekleşen, eş dost, hısım akrabanın ve hatırnaz dostların bir araya gelmesine vesile olan şenliğimizin gönlünüzce geçmesini diliyorum. Yapıldığı ilk günden bugüne kadar Aziziye şenliğimizin düzenlenmesinde az ya da çok emeği geçen herkese gönülden teşekkür ediyorum. Şenliğiniz kutlu yarenliğiniz şenlikli olsun.” dedi.
CADIL: “YÖRÜK OLMAK BİR AYRICALIK”
İş insanı Mehmet Cadıl, yaptığı konuşmasında; “Sayın valim dedik; bu şenliğinde yapılmaya başlanılmasına nasıl vesile oldunuz? Şu anda burada olan Ali Atmaca beni 10-15 kişi beni bir minibüs Söğüt Kültür Şenliği’ne götürdüler. Orada herkes çadırda yattı. Şenlikler bitince Aziziye Köyü’ne geldik. Masanın ortasına oturduk. Ucu ucu derken tam masanın ortası buldu. Orada bu şenliklerin yapılmasına vesile oldu galiba Ali Atmaca dedim. Bedeli nedir? Bir miktar para dediler. Tamam dedim ve ayarlatın bunu şenlikleri yapalım dedim. Yirmi ikinci yıl doldu. Daha da yapmaya devam ediyoruz. Sayın Valim Sevginin olduğu yerde saygı, saygının olduğu yerde sevgi olması gerekir. Elma çukuru bizi sevdi, biz Elma Çukurunu sevdik. Biz Aziziyeyi sevdik. Havva’na anayı sevdik. Hasan amcayı sevdik, Aziziyelileri sevdik. Burdur ilini, köyünü kentini sevdik. Ama ben Antalya Korkutelili Yörük Süllü’nün oğlu olduğumu hiçbir zaman unutmuyorum. Babamla onur duyuyorum. Ailem ile onur duyuyorum. Çocuklarımla onur duyuyorum. Yörüklüğüm ile onur duyuyorum. Yörük olmak bana göre bir ayrıcalık” dedi.
Haber Merkezi