YAZIKÖYLÜ GURBETÇİ ÖZKAN AİLESİ ALMANYA’DAKİ MALINI MÜLKÜNÜ SATTI, AİLESİ İLE BİRLİKTE MEMLEKETİ BURDUR’A DÖNDÜ
ELDE ETTİĞİ GELİRLERLE KENDİSİNİ HAYIR İŞLERİNE ADADI
Çağdaş Burdur Gazetesi Muhabirimize röportaj veren Ali Osman Özkan; “Maddi ve bedensel olarak kendimizi İHH İnsani Yardım Vakfı’na adadık” dedi
Burdur Merkez Yazıköy’den olan Ali Osman Özkan’ın babası Refik Özkan, 1971 Burdur Depremi sonrası 1973 yılında Almanya’ya tek başına işçi olarak çalışmaya gitti. Babasının yanına annesi ve kız kardeşi ile birlikte 1976 yılında giden Ali Osman Özkan (49), ilk ve ortaokulu tamamladıktan sonra iş hayatına atıldı. İnşaat ustası olan babasının yanında çalışarak hem meslek öğrendi, hem de kendi işini kurmanın ilk adımlarını attı. Evli 1 kız 1 erkek babası 2 torun sahibi olan Ali Osman Özkan, dayısının kızı Fatma Özkan ile 1993 yılında Burdur’da evlendi. Aile birliği yaparak damadı ile birlikte Almanya’nın Hechingen kenti Stein köyünde İnşaat şirketi kurarak kendi işinin patronu oldu. Zamanla işlerini ilerleten Ali Osman Özkan, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın zulmünden kaçarken hayatını kaybeden, kötü şartlarda yaşamak zorunda kalan insanları gördü. Anasını, babasını, kardeşini kaybeden yetim ve öksüzlere yardım yapmaya karar vermiş. Almanya’da elde ettiği tüm malını mülkünü satıp, inşaat şirketini de kapatarak memleketi Burdur’a geri döndü. Kendisini hayır hasenat işlerine adadı. Almanya’da çalışırken kazandığı para ile de memleketi Burdur’a yatırım yaparak mülk satın alan Özkan, buradan elde ettiği gelirleri de yardıma muhtaç Burdur halkı başta olmak üzere ülkelerindeki iç savaş ve insanlık dışı zulümlerden kaçarak ülkemize sığınarak ilimizde ikamet eden Suriye, Afganistan ve Somali vatandaşlarına yardım da bulunuyor. İHH İnsanı Yardımcı Derneği ile birlikte yardıma muhtaç aileleri ziyaret edip dertleri ile dertlenip, ihtiyaçlarının giderilmesi yönünde çalışmalarda bulunuyor. Tek yardımcısı olan Eşi Fatma Özkan ile birlikte İHH Burdur İnsani Yardım Derneği’nin aracı ile Ramazan Kumanyası dağıtımlarını da katılan Ali Osman Özkan, Gazetemiz Muhabiri Halil İbrahim Kara’ya verdiği röportajda; “Tabii Almanya’da birikimlerimiz vardı. Bu birikimlerle vatanımızda gayrimenkuller aldım. Kira gelirim olduğu için ailem ile birlikte geçimizi sağladığımız için İHH İnsani Yardım Vakfı’na hem bedensel olarak, hem de maddi olarak yardımcı olduk, yardımcı olmaya da devam ediyoruz” dedi.
“AKAN GÖZYAŞLARINI DİNDİRİP BİR ŞEKİLDE TEBESSÜME ÇEVİREBİLİRSEK…”
Burdur’da ailem ile birlikte yetim sponsoru olduğundan söz eden Özkan; “ Hem maddi olarak hem de bedensel olarak ta kendimiz hizmet edelim İnsani Yardım Vakfı’nda çalışalım istedik. Çünkü ‘gelirimiz olduktan sonra oturup nasıl olsa gelirim var rahatım iyi ’ diyebilirdim. Ama ben şöyle düşündüm; ‘ Akan gözyaşlarını ben de dindirip te bir şekilde tebessüme çevirebilirsek, sebep olabilirsek, insanları güldürebilirsek, rahatlatabilirsek, biraz ihtiyacını giderebilirsek bende mutlu olurum’ diye düşündüm. Bizzat insanları görüp çocukların başını okşayıp, bir şekilde kalplerini gönüllerini kazanmak istedim” sözlerinin altını çizdi.
“YEDİĞİM LOKMA BOĞAZIMDA KALMIŞTI”
Almanya’da iken insanlık dışı zulmünden kaçarak kötü şartlarda çadırlarda yaşamak zorunda kalan insanları gördüğünde kendisini hayır hasenat işlerine adama kararında etkili olduğunu söz eden Ali Osman Özkan; “Derme çatma çadırda odun yok, kömür yok. Çocuklar yalın ayak dışarıda. O sahneyi görünce duygusal anlam da yediğim lokma boğazımda kalmıştı” sözlerine yer verdi.
“BİRLİK VE BERABERLİK İÇERİSİNDE YAŞAYABİLİRSEK O ZAMAN MUTLUYUZ”
Gördüğü görüntüden çok üzüldüğünü sözlerine ekleyen Özkan; “Benim rahatım çok iyiydi. İstediğimi alıp yiyebiliyor, arabam ile istediğimiz yere gidebiliyordum. Sıcak evin içinde ekonomik sıkıntım yoktu. Ben her şeyi alıp yiyebiliyor, giyebiliyordum. Ama kardeşim ne olacak? diye düşündüm. Yani biz Dünya’da tek yaşamıyoruz. Aslında birlik ve beraberlik içerisinde yaşayabilirsek o zaman mutluyuz. Birlik ve beraberlik içerisinde ihtiyaçlarımızı giderebilirsek işte o zaman mutluyuz” vurgusu yaptı.
PEYGAMBER EFENDİMİZİN “KOMŞUSU AÇKEN, KENDİSİ TOK YATAN BİZDEN DEĞİLDİR”
Hazreti peygamber Efendimizin ‘Komşusu açken, kendisi tok yayan bizden değildir” sözünü de rehber edinen Ali Osman Özkan; “Benim rahatlığım yetmiyordu. Benim Müslüman kardeşim, komşularım da aynı şekilde rahat olması lazım diye beni devamlı rahatsız etti. Bu rahatsızlığı gidermek için kararımı verdim. Bende insanlara yardım etmeye hazırım deyip te gerek bedenen, gerek se maddi olarak yardımda bulunmak istedim” diye konuştu.
BAŞKAN ÇETİNKAYA ÖZKAN’A TEŞEKKÜR ETTİ
Burdur İHH İnsanı Yardım Derneği Başkanı Hüseyin Çetinkaya, her türlü maddi ve manevi desteklerinden dolayı Ali Osman Özkan ve Eşi Fatma Özkan’a teşekkür etti.
Halil İbrahim Kara