YATIRIM LİMANI OLARAK GÖRÜLEN ALTININ BURDUR’DAKİ DURUMU NE?
SON GÜNLERDE DEĞER KAZANAN VE HAREKETLENEN ALTIN PİYASASI, BURDUR’DA NE DURUMDA?
Birçok vatandaşın yatırım limanı olarak gördüğü altın her geçen gün değer kazanıyor. Burdurlular da altına oldukça yatırım yapmakta. 1 Şubat 2024 Perşembe günü konuyla ilgili gazetemiz İnternet Haber Sitesi Muhabirlerine röportaj veren Burdurlu bir kuyumcu en yüksek getirinin altın olduğunu söyledi.
Türkiye’de geçen yıla kıyasla Türk lirasının hızlıca değer kaybettiğini dile getiren esnaf Türk lirasının erimesine karşın insanların hızlıca tasarruf etmek için altına yöneldiğini kaydetti. Kuyumcu esnafı; “Geçen yılbaşında altında bin lira civarındaydı, şuan altın 2 bin lira. Dolayısıyla insanlar Türk lirasının değeri hızlı eridiği için ihtiyacı olan da olmayan da altın alıyor. Geçen yılda yüzde anlamında en yüksek getiri altında. Bir yıl getirisi Yüzde 76’larda. İşin tasarruf boyutu var. Enflasyona yenilmeyeceğim diyen bir kesim var. Bir kesim düğün sezonunda altın almak zorunda. Bir şekilde tarlasını arabasını satan altın alıyor. İş bir yıldır hareketli. Haraketliliği sağlayan fiyatların oynaması. Fiyatların hızlı bir şekilde değişkenlik göstermesinden dolayı altın almayıp parasını bekletenlerin hepsinin parası pul oldu. Altın 600 liradan bin liraya bin liradan 2 bin liraya yükseldi. 2022 yılının ortalarında altının gramı 600 liraydı.”
“TÜRK MİLLETİ OLARAK ALTINA EĞİLİMİMİZ VAR”
Altın piyasasının yaş kesimlerine bağlı olarak değişkenlik gösterdiğini ayrıca Türk milleti olarak altına karşı geçmişten gelen bir yönelim olduğunu belirten kuyumcu esnafı; “ Türkiye’de birçok insan bileziğe yönleniyor. Orta yaş üstü insanlar genelde bilezik alıyor. Bir kesim var onlar tamamen tasarruf amaçlı alıyor. Kullanmak ve takı amaçlı değil. Bir kesim de dokunmak istiyor, görmek istiyor.
Türkiye altına bakış açısı farklı 3 kesim müşteri var. Bir kesim tasarruf amaçlı, bir kesim hem tasarruf hem takı alan var, yaş ortalaması yüksek olan kesim de tamamen tasarruf amaçlı 22 ayar bilezik alır onu da bazen takar bazen takmaz. Geçmişten bugüne Türk milleti olarak altına eğilimimiz var. Ne olursa olsun alıyor. 3’te bir gelirini tasarrufunu altına yatırıyor. Bu son bir yıldaki hareketlilikte enflasyonun çok yüksek olması insanları daha da hızlandırdı. İnsanlar cebindeki tasarruf miktarına göre altın alıyor. Altına ondan dolayı hızlı bir yöneliş var. Enflasyon normale dönerse bu kadar olmaz. Çoğu insan yemiyor içmiyor gezmiyor ama gramlarca altınları var. Geçmişten gelen bir örfümüz var. Hani ‘sakla samanı gelir zamanı’ derler ya, insanlar 10 lira kazanıyorsa 2 buçuk lirasını altına yatırıyor. Toplum olarak altını seviyoruz. “ dedi.
“MADDİ İMKANI OLMAYAN BİLE ALTINA YATIRIM YAPIYOR”
Eski altın alımlarıyla günümüz altın alımlarını karşılaştıran esnaf, altın alımının sadece Türkiye’de bu kadar rağbet gördüğünü yurt dışında insanların çoğunun altın alma ihtiyacının olmadığının altını çizdi. Kuyumcu esnafı durumu şu şekilde anlattı; “Evlenmek isteyen genç kızların olmazsa olmazı altın. Ben ilk işe başladığımda düğünlerde takılan bilezik 30 taneydi. 2000 yılına kadar örneğin köylü kesimin 2 tane büyükbaş hayvan sattığı zaman 100 gram altını rahat alabiliyordu. O zaman 2 büyükbaşa ulaşmak çok kolaydı. Köylerden gelenlerden ciddi bir alım oluyordu. Şimdi köylerde insan kalmadı, zorlandı. Eskiden 30 tane bilezik takılıyordu, şimdi 15 bilezik zor oluyor. İnsanlar maddi imkânı olmasa altına yatırım yapıyor. Bu şekilde sürerse altın daha 1 yıl daha parlar. Vatandaş altını çok takip ediyor, bizi arayıp soruyor. Enflasyon olmasa ortalık biraz daha rahat olsa nereden ihtiyaç duyacaksın ki. Yurt dışında gram altını fiyatını bilen yok, onlar sadece aksesuar olarak kullanıyorlar.”
MELİSA ADINISEVER-HALE PAK