ÜRETİCİLER AKADEMİYLE BULUŞTURULDU: BURDUR’UN KEÇİ TULUM PEYNİRİ RAFLARDA YERİNİ ALACAK
Vali Arslantaş, “Petrol ve doğal gaz yenmiyor, Dolarla altın kazana girmiyor. Öyleyse üretmek gerekiyor”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı SOGEP Projesi çerçevesinde yürütülen ‘Küçükbaş Hayvancılık Süt Toplama Ağı Projesi’ kapsamında 52 üreticiye; süt sağım makinası, süt güğümü, jeneratör ve küçükbaş kilitleme sistemi teslim edildi. Proje; Burdur İl Özel İdaresi, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Burdur Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği ortaklığında, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı SOGEP Projesi ve Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) desteği ile hayata geçirildi.
Burdurlu 52 üretici, Küçükbaş Hayvancılık Süt Toplama Ağı Projesi kapsamında makine ve ekipmanlarını Burdur İl Özel İdaresi binası önünde geçtiğimiz Cuma günü düzenlenen programda teslim aldılar. Makine ve ekipman teslim törenine Vali Ali Arslantaş, Ak Parti Burdur Milletvekilleri Bayram Özçelik ve Yasin Uğur, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Volkan Güler ile proje ortağı STK’ların temsilcileri ve üreticiler katıldı.
HEDEF 1 HAZİRAN
Burdur Valisi Ali Arslantaş programda yaptığı konuşmasında, “Biz hedefi gösterdik. Esas sahada çalışan siz yetiştiriciler. Rektörümün çiftlikteki ekibi, Aslı Hoca ve ekibi, genel sekreterlerimin ekipleri esas emek sahibi onlar. Emeğin ve zahmetin rahmete dönüşeceği gündeyiz bugün. İnşallah 1 Haziran tarihini hedef koyalım. 1 Haziran günü ilk sütü üniversiteye teslim etmiş olalım. Küçükbaşla ilgili yaptığımız ilk proje değil bu. ‘Köyümde yaşamak için bir sürü nedenim var’ diye bir proje yaptık. Yüz başın üzerine, sürüsündeki hayvan varlığını yüzbaşının üzerine çıkaracak olan üreticilerimize verdiğimiz desteklerden sonra hayvan varlığını garantiye aldığımızı düşünüyoruz ve şimdi üretimi katma değeri yüksek ürüne nasıl dönüştürürüzün ilk aşamasındayız.
VALİ ARSLANTAŞ’TAN ÜRETİM VURGUSU
Üretim niye önemli? İki şekliyle izah etmeye çalışayım. Bundan dört, dört buçuk yıl önce kişi başına düşen milli gelirde dünyanın en zengin ülkelerinden biri olan Katar'a çevresindeki komşu ülkeleri bir ambargo uyguladılar. Yaklaşık 90 Bin Dolar kişi başına gelir varken birden açlık tehlikesiyle karşı karşıya kaldılar ve anlaşıldı ki; petrol ve doğal gaz yenmiyor, Dolarla altın kazana girmiyor. Öyleyse üretmek gerekiyor. İkincisi eğer üretimi arttırırsak piyasaya da hâkim olabilme şansımız var. Mesela nasıl? Hane halklarının yani toplumun bir peynir tüketimi için ayırdığı maddi kaynak yüz birim lira. Eğer biz yüz kilo peynir üretirsek peynirin fiyatı bir lira. Eğer biz üretmez elli kiloda kalırsak peynirin fiyatı iki lira. Ne oldu? Enflasyon yüzde yüz oldu. Eğer iki yüz kilo üretirsek peynirin fiyatı elli kuruş. Ne oldu? Enflasyon düştü. Üreterek piyasaya hakim olabileceğimizi görüyoruz.
KEÇİ SÜTÜ FİYATI 11, 12 LİRA OLACAK
Çok kıymetli yetiştirdiler, Tabii merak ediyorsunuz Bu vereceğimiz sütlerin fiyatı ne olacak? Arkadaşlarımız bunun için çalışıyorlar. Ulusal Süt Konseyi yedi buçuk lira olarak büyükbaş sütünü belirledi. Genel yaklaşımda koyun sütü, büyükbaş sütünün iki katı. Koyun sütünün üçte ikisi de keçi sütü. Arkadaşlarımız da 11, 12 lira üzerinden bir çalışma yapıyorlar. Sizleri; daha çok kazanacağınız, bu katma değerli ürünün gelirinden daha fazla istifade edeceğiniz bir fiyatla karşılayacak arkadaşlarımız. Hiç kimsenin mağdur edilmeyeceği bir fiyat olacak. Hatta mutlu olacağınız bir fiyat olacağını da düşünüyoruz. Öyleyse 1 Haziran'da ilk sütümüzü teslim ediyoruz. Üretime hemen başlıyoruz. Teke yöresinin keçilerinin sütleri raflardaki yerini almaya başlıyor.” dedi.
PROJE TUTARI 2 MİLYON 330 BİN LİRA
Ak Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik konuşmasında, “Kalkınma ajanslarını ABD 1940’yıllarda, Avrupa ise 1954’lerde kuruyor. Biz ise 2006 yılında meclisten bu kanunu geçirdik. Şimdi görüyoruz ki kalkınma ajansları bulundukları illerde müthiş bir şekilde vatandaşımıza yönelik hizmetlere devam ediyor. Bu proje 2 Milyon 330 Bin tutarında bir proje ve bu tutarın 2 Milyona yakınını kalkınma ajansımız karşılıyor. Burdur olarak tarım ve hayvancılıkta hedeflerimizi çok iyi koymamız lazım ve koyduğumuz hedeflere de Sayın Valimizin öncülüğünde, üniversitemizle ve müdürlüklerimizle yol kat etmemiz lazım. Laf kalabalığından artık kurtulmamız lazım. Bizim artık işin icraatına özüne dönerek bu çalışmaları yapmamız gerekiyor.
KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIK DESTEKLERİ ARTACAK
Bu çerçevede Tarım Bakanlığımız son yıllarda küçükbaş hayvancılığa daha fazla destek vermeye başladı ve devam ediyor. Daha da arttıracağız çünkü hem beyaz ette hem de küçükbaşta biraz geriye gittiğimiz zaman et fiyatlarının çok yükseldiğini görmüş olduk. Dolayısıyla biraz da özümüze ve topraklarımızın coğrafi yapısına dönerek bunu arttırmamız gerekiyor ki Burdur bu noktada çok iyi bir düzeyde. İyi çoban ve iyi sürü noktasında da rehabilitasyonlar gerekiyor. Barınakların çok iyi olması, artık eski ağıllara da güneş enerjisi götüreceğiz, traktörlerle giden panellerden güneş enerjisi imal edip çobanlarımızın hem enerjiden hem hayvancılıktan kazanmasını sağlayacağız. Bunları mutlaka ilerleteceğiz Allah’ın izniyle güçlü olduğumuz sürece birlik ve beraberliğimizi koruduğumuz sürece biz bunların hepsini gerçekleştireceğiz.” dedi.
TÜM KURUMLAR DESTEĞE HAZIR
Ak Parti Burdur Milletvekili Yasin uğur konuşmasında, “Burada destekleme adına bütün kurumlar hazır. Ama asıl iş üreticimize düşüyor. Hakikaten sizler talep ettikten sonra bu kurumlar hepsi sizi desteklemek adına üzerine düşen görevi yapmakla mükelleftir. Sayın Cumhurbaşkanımız kalkınma ajansları ve bu gibi kuruluşları kurduktan sonra proje aşamalarında birçok proje de hayata geçirildi. Bu tabi bir alışkanlık, üreticilerimiz de proje geliştirip ‘Biz de bu işte varız işimizi büyütmek Belli bir seviyeye getirmek istiyoruz’ dedikten sonra bu işlerin daha hızlı yürüyeceğini düşünüyorum. Siz üreticiler olarak keçi sütü üretimini artırıp hijyenik bir şekilde üniversitemize ulaştırırsanız burada bir markalaşma oluşacak ve bölgesel olarak da belli bir yere geleceğiz. İlimizi bu tip ürünlerimizle de ulusal ve uluslararası çapta görmek isteriz.” sözlerine yer verdi.
REKTÖR KORKMAZ’DAN KATMA DEĞERLİ ÜRÜN VURGUSU
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, “Bölgesel kalkınma dediğimiz zaman yerelin, bölgenin ekonomik üretim süreçlerinin bir markalaşma ve katma değerli süreçlere dönüştürülmesi büyük önem taşıyor. Yani dünyanın en çok ham madde üretimini yapabilirsiniz mamule dönüşüp bu mamul süreci sonunda katma değere dönüştüremediğiniz takdirde bu ürünlerden emek karşılığı sadece bir işin hammaliyesini yüklenmiş olursunuz. Bu anlamda üniversitemiz bölgenin kalkınma sürecinde bu konuya özel önem veriyor. Burdur dediğinizde aklınıza keçi gelir ve keçi sütünden üretilmiş bir tulum peyniri piyasada çok rahat karşılık bulur ve bu bir markalaşmayla da tamamlanabilir ise o zaman kalıcı sürdürülebilir ve etkisini artıran bir marka ürün değerine dönüşebilir. Bir yıllık bir saha çalışması sonucunda Burdur’un değişik bölgelerinde geleneksel usulle üretilen peynir süreçleri takip edildi. Bunun sonucunda Burdur’a özgü lezzet ve tat tanımlandı ve bunun formülünü de oluşturduk. Burdur’un her bölgesinde yetişen sütten elde edilen ortalama tat ve kaliteyi yakalayan bir tulum peynirinin AR-GE’si tamamlandı.
BURDUR TULUM PEYNİRİ SOHBAHARDA PİYASADA
İki tür üretim gerçekleşecek birincisi çok geleneksel Anadolu’nun deri tulum peyniri, İkincisi de klasik ambalajlarla üretim. Bu iki tür üretim sürecine ilişkin çalışmalar da devam ediyor. Esas zorluk bundan sonra başlıyor. Yetiştirici arkadaşlarımızın süreçlere olan katkıları, hijyen süreçlerine olan destekleri, sütün üniversitemize soğuk zincirde gelmesi, üniversitemizde bu sürecin üretim süreçlerinin tanımlanarak bir marka peynir üretilmesi süreci artık işin en önemli kısmını oluşturuyor. İnşallah son baharda Burdur Tulum Peyniri diye piyasalara, gerekse internet ortamından satış noktalarına iletilmesi noktasında çalışma elde edeceğiz. İlk defa başlıyoruz. Sahaya çıkıyoruz. Defalarca eğitimlerde bir araya geldik ama artık sözün bittiği işin başladığı yerdeyiz. İnşallah büyük bir moral motivasyon ve heyecanla hepimiz bu işe sarılırsak ben Burdur’un tulum peynirinin; Burdur’un markalaşması, gelişmesi, zenginleşmesi bakımından çok önemli bir adım olacağını düşünüyorum. “ açıklaması yaptı.
-Burdur Tulum Peyniri’nden sonra Burdur Keçi Sütü Dondurması da üretilecek
Proje Yürütücüsü olan Burdur İl Özel İdaresi adına söz alan Genel Sekreter Asım Ertilav, “Geçen yıl başladığımız bu projemiz artık vücut bulmuştur. Artık somut bir yapıya bürünmüştür. Projemiz onaylanır onaylanmaz hızlı bir şekilde gerekli çalışmalara başladık. 17 Şubat 2022 tarihi itibariyle tanıtımını gerçekleştirdik. Bu tanıtımdan sonra hiç zaman kaybetmeden sütün toplanmasından başlayarak gerekli olan malzemenin alımından nihai üretimin gerçekleşmesine kadar olan tüm araç gereç ve ekipmanın alımını gerçekleştirerek çok kapsamlı bir yatırımımızı gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Projemizde 52 yetiştiricimiz bulunmaktadır. Bu projemizin iki yönü var; bir yönü SOGEP, bir diğer yönü ise artık üretimin desteklenmesidir. Dolayısıyla biz bu yatırımları gerçekleştirerek üretimi ve üreticiyi de desteklemiş oluyoruz. Gerek ekipman gerekse eğitim olmak üzere her bir yetiştiricimize toplamda 50 Bin Lira destek olunacaktır. Bu projemizin bir nihai amacı, Burdur markasıyla bir marka değeri oluşturarak keçi sütünün işlenmesiyle elde edilecek olan keçi tulum peynirini üretmek ama inşallah keçi sütünden dondurma hedefimizi de gerçekleştireceği.” dedi.
ÇOK KIYMETLİ BİR ALT YAPI OLUŞTURULDU
BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, “Bugünkü projede yapılmak istenen şu, nihayetinde bir üretimimiz var. Çiftçilerimiz, üreticilerimiz çok kıymetli emeklerini bir şekilde sergileyerek süt üretiyorlar, piyasaya sunuyorlar. Daha önce ajansımızın desteklemiş olduğu ve rektörümüzle birlikte gerçekleştirilen MAKÜ’de de çok kıymetli bir altyapı oluşturuldu. Biz burada iki zinciri bir araya getirmiş oluyoruz. Yani Burdur’da üretilen keçi sütü bir soğuk zincir marifetiyle MAKÜ’deki tesisimize ulaştırılarak daha katma değerli ürünler olarak piyasaya sunulmasını ve ardından da tüm ekonomimize daha geniş bir şekilde katkıda bulunmasını arzu ediyoruz. Projemiz kapsamında dağıtılan makinalarımızın yanı sıra projenin uygulanacağı ilçelerimizdeki süt toplama tankları marifetiyle nakliyesinin sağlanmasıyla MAKÜ’ye kadar inşallah katma değerli ürün elde etmiş olacağız.” İfadelerine yer verdi.
Mine KAYA