TÖHOB BAŞKANI BURDUR'DA KONUŞTU
TÖHOB Başkanı Ercan Soydaş, Burdur'da Özel Halk Otobüsleri Kooperatifinin basın açıklaması toplantısında konuştu.
Ercan Soydaş yaptığı açıklama da: ''Türkiye’de tek ücretsiz hizmet yapan özel sektör halk otobüsleri. Bu tip açıklamalar yaptığımız zaman kamuoyundan tepki aldığımızı maalesef görüyoruz. Ve bu soruyu soruyoruz; siz ücretsiz hizmet yapar mısınız? diye soruyoruz. Kamu hizmeti yaptığımızın farkındayız. Ancak insanların geçim kaynağı olan, yılların emeği olan önemli yatırımları yapan bu esnaflarında haklarını koruma bizim görevimiz. Dolayısıyla herkesin empati yapması gerektiğini düşünüyoruz. Ve bu konuyla ilgili de 4 yıldır biz farklı önerilerle ilgili bakanlıklara, Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere arz ediyoruz. Çözüm önerilerimiz arasında özellikle dedik ki gelir durumuna göre verilsin; işte Burdur’un en lüks semtinde oturan bir vatandaşı ücretsiz taşıyıp oraya temizliğe giden işçiden para alırsak bu da çok adil durum olmuyor maalesef. Gelir durumuna göre verilsin dedik örneğin devletten 65 yaş aylığı alan vatandaşlarımız var biliyorsunuz. Onları taşıyalım dedik. Engelli hasta ayrımı yapılsın dedik, çok karıştı. Peki kamuoyu aracı olan illerden bahsediyorum. Onlarda çok sorun olmayabiliyor. Kamu araçlarına diledikleri gibi binebiliyorlar, hiçbir problem yok. Neden? Belediyelerin bütçesinden karşılanıyor otobüslerin giderleri ama bizim arkadaşlarımız kendi yolculuk gelirleriyle bu işi çevirmeye çalışıyorlar. İşte kanunla çıkardık. Belediyeler ücretsiz ve indirimli taşımayı destekleyelim diye birçok belediyenin bütçesi müsait değil. Ama geldiğimiz noktada belediyeler adına toplu taşıma yapan sektörlerinde belediyelerin şartları zorlayıp destek vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle ücretsiz taşımaya da kısa sürede hükümetin bir çözüm bulması gerektiğini inanıyoruz. Yaşlılarla engellilerden nefret ediyormuşuz gibi bir algı oluştu maalesef kamuoyunda. Biz belki sizlerden daha çok seviyoruz yaşlıları, engellileri; kamuoyuna söylüyorum bunları. Ama ücretsiz taşımak o kadar yordu ki insanları, bir yaşlımızın günde -daha büyük yerlerde burada da muhtemelen 20’ye yakındır- bir kişi, 35-40’a yakın bir günde ücretsiz taşıma kullanması emin olun hayatın olağan akışına ters, çok garip geliyor bize. O kadar su istimal edildi ki bu durum sahte kart kullanımları, usulsüz kart kullanımları, çocuğun kartını kullanan aileler, engelli kartının kullanan, bir başkasının engelli kartını kullanan bireyler o kadar yorulduk ki, 4 yıldır da bu konuyla ilgili görüşmediğimiz yetkili kalmadı, çözüm öğretilmesi noktasında beklendiğimiz yüksek. Özellikle Burdur’daki arkadaşlarımızın ki bu Türkiye genelinde böyle, artık yorulduk ne olacaksa olsun söylemi üzerine Burdur’un ilk yaptığı hamlede planlayarak toplantımızı yaptık, dedik ki; arkadaşlar gelin hep birlikte değerlendirme yapalım. Kanunen muhalefet etmek veya farklı bir amacımız yok, insanların esnaflarımızın sesini duyuralım, toplu taşıma da genel bütçeden belediyelere toplu taşıma da kullanabilecekleri pay mı verilir, işte özel halk otobüsü olmayan illerde biniş başına ödemeyle, diğer illerde belediye otobüslerine binmeleri sağlanarak bu sorun çözülür. Engelli olana yüzde 70’e çıkarılır, hasta ve engelli ayrımı yapılarak çözülebilir, gelir durumuna göre verilebilir ama bu esnafların da kamuoyunun önüne atmamak lazım. Ücretsiz taşıdığımız yolcularla ilgili 2014’ten sonra bu sorun dağ gibi büyümeye başladı. Çünkü özel halk otobüslerin kuruluşundan beri, şehit ailelerinden, gazi yakınları, emniyet mensupları ve basın mensuplarını zaten ücretsiz taşıyoruz ve böyle hiç gündem olmamıştı, geriye dönük hafızalarınızı zorlarsanız. Bizim üzüldüğümüz konu hep bu ücretsiz taşımayla anılmak ve bununla ilgili açıklama yaptığımızda, bu Burdur’da da olsa değişmiyor Ankara’da da olsa değişmiyor. Kamuoyundan ciddi bir tepki alıyoruz ve soruyorum. Buna devlet memurlarımız, işçilerimiz normal vatandaşlarımız, ticaret yapan vatandaşlarımız dahil, hangimiz ücretsiz hizmet yapmak isteriz. Kimse isteyemez. Dolayısıyla tek derdimiz bu haklı taleplerimizin karşılanması, Burdur’daki arkadaşlarımıza rica ettik, dedik ki bu işi biraz erteleyin. En azından çözüm konusunda biraz öne alalım, görüşmeler yapalım. Nitekim aile bakan yardımcısıyla görüşme yaptık. İstatistikler istendi, gönderdik. Bakalım değerlendirme yapılacak sonrasında zaten eğer çözüm üretilmezse bu işi sürdüremeyecek arkadaşlarımız yani özellikle yaşlı ve engellilerimize karşı alınmış bir tavır ya da takınmış bir tutum değil bu. Yakıt alamadıkları için zaten bütün illerde aşağı yukarı araçlarımız çalışamayacaklar. 3-4 tane büyük şehir belediyesi farklı modellerle sistemi ayakta tutmaya çalışıyor ve birçok il belediyesi, büyükşehir belediyesi bizim bütçemiz müsait değil deyip destek vermiyor. Dolayısıyla bu feryadın duyurulması lazım. Neden 15 Ekim diye bir karar aldık arkadaşlar. TBMM 1 Ekim’de açılıyor çünkü bu tip taleplerle bu tip taleplerde kanun düzenlemesi gerekiyor. Ben başta cumhurbaşkanımız olmak üzere ilgili bakanlıkların bu ses kulak vereceğine inanıyorum. Kimse bu tepkiyi bu alınmış kararı ortak alınmış kararı tüm Türkiye genelinde ortak alınış kararı önyargıyla eleştirmesin, bir incelesin herkes. Ücretsiz hizmet bende yaparım işte bir devlet memurumuz bakanlık bürokratımız bende devletime feda olsun aldığım maaşın yüzde 40’ından vazgeçiyorum, diyorsa eyvallah hep beraber karar koyucularla birlikte bizde ücretsiz taşımaya devam edelim Dolaysıyla karar alırken biraz da kanun koyucuların yerelde ki bürokratlarımızın, belediye başkanlarımızın biraz daha hassas olması lazım ve kıymetli basın mensuplarımıza, katılan belediye bürokratlarımıza, başkanlarımıza teşekkür ediyorum.'' ifadelerine yer verdi.
Hatice Nesibe Solak