MİLLİ GURURUMUZ SELÇUK BAYRAKTAR, BURDUR’DA
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniverstesi (MAKÜ), Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar'a fahri doktora unvanı verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde başlayan Milli Teknoloji Hamlesine özellikle savunma sanayinde önemli katkıları olan BAYKAR ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı, T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'ne konuk oldu. Bayraktar'ı Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Konferans Salonu'nda üniversite üst yönetimi, senato üyeleri, akademik-idari çalışanlar ile öğrenciler karşıladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başlayan programda Prof. Dr. Hüseyin Dalgar tarafından bir açılış konuşması gerçekleştirildi. Rektör Dalgar konuşmasında; “Bugün, geçmişin büyük mirasını geleceğe taşıyan, ülkemizin bilim ve teknoloji yolculuğunda çığır açan bir isme fahri doktora payesi sunmak ve gençlerimizi Selçuk Abisiyle buluşturmak üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız.
İnsanlık tarihine baktığımızda, büyük medeniyetler bilimin ışığını yakan, onu nesilden nesile aktaran yol göstericiler sayesinde yükselmiştir. İslâm Dünyasının 8. ve 15. yüzyıllar arasındaki bilimsel hamlesi, Batı’nın karanlık çağlarına karşı “aklın meşalesi” olmuştur.
İbn-i Sina, ‘El-Kanun fi't-Tıbb’ eseriyle tıp ilminin temel taşlarını atarken; El-Harezmi, cebir ve algoritma kavramlarıyla bugünkü dijital çağın altyapısını hazırlamıştır. Bugün gündelik hayat içinde dahi sıkça duyduğumuz bir kelime olan Algoritma, El-Harezmi adından dönüşerek Batı dillerine geçmiştir. El-Cezeri, buluşları ve mekanik düzenekleriyle robotik ve otomasyonun ilk örneklerini ortaya koymuş; Uluğ Bey, göklerin haritasını bilimsel titizlikle çizen bir öncü olarak modern astronominin temellerini atmıştır.
İbn Rüşd, Biruni, İbnü’l Heysem, Ali Kuşçu, Takiyüddin ve daha niceleri, matematikten coğrafyaya, fizikten kimyaya sayısız alanda insanlığa yön vermiştir. Bu isimler, yüzyıllar sonra dahi bilimsel birikimin vazgeçilmez halkaları olarak hatırlanmaktadır.
Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki başarısı, salt bir teknik ilerleme değildir. Bu başarı, İbn-i Sina’nın bilgeliği, El-Harezmi’nin matematiksel dehası, El-Cezeri’nin mühendislik zekâsı ve Uluğ Bey’in astronomik titizliğinden miras aldığımız ruhun bugüne yansımasıdır.
Selçuk Bayraktar, atalarımızın yaktığı ışığı günümüzün en ileri teknolojilerine uyarlamış; millî İHA ve SİHA’larla Türkiye’yi dünyada saygın bir konuma taşımanın ötesinde, “Türk mühendisliği” kavramını global arenada marka hâline getirmiştir.
TEKNOFEST gibi organizasyonlarda bir araya gelen yüz binlerce genç, bu ilhamla yarınların mühendisleri, bilim insanları ve teknoloji liderleri olma yolunda kararlılıkla ilerlemektedir. Unutmayalım ki bağımsızlık, sadece sınırlarımızı korumakla değil, bilimi, teknolojiyi, aklı ve üretkenliği rehber edinmekle mümkündür. Savunma sanayimizin dışa bağımlılığı, yıllar boyunca milletimizin başını öne eğmiştir. Çok şükür ki bugün gelinen noktada artık başta savunma sanayi alanı olmak üzere birçok alanda bağımsızlını kazanmış, başı dik ve güçlü bir millet olmanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz. Bu başarılar, geleceğin de kapılarını aralamaktadır.Newton’un dediği gibi, “Eğer daha ileriyi görebildiysem, bunun sebebi devlerin omuzlarında yükseldiğim içindir.”
SELÇUK BAYRAKTAR, El-Harezmi’den Cezeri’ye, Nuri Demirağ’dan Vecihi Hürkuş’a, Nuri Killigil’den Şakir Zümre’ye, Necmettin Erbakan’dan Özdemir Bayraktar’a uzanan büyük bir geleneğin devamıdır. O, bu tarihî silsile içinde, büyük emekler ve fedakârlıklarla devlerin omuzlarında yükselerek geleceğe bakmış; onların bıraktığı mirası daha ileriye taşımıştır. Bu noktada, Millî Teknoloji Hamlemizin önündeki büyük takozları ortadan kaldıran güçlü liderliğin önemini de vurgulamak gerekir. SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZIN vizyoner liderliği ve kararlı duruşu, millî teknoloji hamlemizin önünü açmış; bürokratik engelleri ve yıldırma politikalarını bertaraf etmiştir. Böylece genç nesillerin, “Biz de yapabiliriz” diyebileceği bir iklim oluşmuştur. Bugün Selçuk Bayraktar’a vereceğimiz fahri doktora payesi, geçmişin büyük bilim mirasını sahiplenip geleceğe taşıyan bir mühendise, bir yol göstericiye duyulan saygının nişanesidir. Bu paye, aynı zamanda gençlerimize bir çağrıdır: “Korkma!” diyen Mehmet Akif Ersoy’un mısralarındaki cesareti, bugün bilim, teknoloji ve üretim alanında yeniden kuşanıyoruz. Bu topraklardan yükselen bilim aydınlığını sonsuza dek yaşatmak için var gücümüzle çalışmalıyız. Üniversite olarak bizler de; adını taşımaktan büyük onur duyduğumuz Mehmet Akif Ersoy’un “Allah’a dayan, Sa’ye sarıl, Hikmete Ram ol Yol varsı budur, bilmiyorum başka çıkar yol” sözünü şiar edinmiş, mesuliyetini ve mensubiyetini bilen, Asım’ın nesli bir gençliğin yetişmesi için bütün gücümüzle çalışıyor, sizlerin Bayraktarlık yaptığınız bu kutlu davaya katkı sunmak için canla başla çalışıyoruz. Sözlerime son verirken, bir kez daha üniversitemize ve Burdur’umuza teşrifleriniz için gönülden teşekkür ediyor, KIZILELMA’ya giden kutlu yolda yolunuzun her daim açık olmasını diliyorum.” dedi.
Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan, programda yaptığı konuşmasında; “İlimize teşrifleri dolayısıyla Sayın Selçuk Bayraktar’a çok teşekkür ediyoruz. Gençler için; bu sevgiyi, bu iletişimi, bu bağı kurmak bence ayrı bir sır ama bu yolculuk eminim ki inançla bezenen bilimle yücelen ve kararlılıkla devam eden bir yolculuk. Bilim yolculuğunu yürütmesi noktasında belki karşısına çıkan pek çok zorluğu bizimle belki sözleriyle, belki çekimleriyle ciddi ölçüde paylaşabiliyor ve dolayısıyla bizler şunu anlayabiliyoruz ki; inanan, kararlılıkla devam eden ve mücadele eden insan mutlaka eninde sonunda başarıya ulaşıyor. Bugün itibariyle aslında buradaki belki konuşma bir kişilik, bir şahsiyet ya da bir yaşam hikayesini dinlemiş olacağız ama arkasındaki güçlü koordinasyonu, büyük bir birikimi aslında görmüş oluyoruz. Başta Sayın Cumhurbaşkanlığımızın önderliğinde başlatılan işte bu hakikaten yerli ve milli teknoloji hamlesinin görünen yüzlerinden bir tanesi o yüzden emeklerine, gönüllerine sağlık diyoruz. Ülkemizin gurur verici yüz akı olan çok önemli kurumlarının, çok önemli savunma sanayiinin kuruluşlarının varlığını da bilmek ve her geçen gün bu envantere yeni bir ürünün yeni bir tedariğin ulaştığını bilmek hakikaten son derece kıvanç verici. Dolayısıyla gençlerimizi de bu güzel yoldan, bu güzel yolculuktan devam edeceklerine inancımızla, devam etmeleri noktasındaki ümidimizle hakikaten karşılıyoruz. Onlar geleceğimizin teminatları o yüzden onlara güveniyoruz. Türkiye çok güçlü ve Türkiye Yüzyılına da çok güçlü bir şekilde giriyor. Bu anlamda da özellikle coğrafyasındaki gelişmelerle ülkenin birlik ve beraberliği noktasındaki kat ettiğimiz inanılmaz yolculukla bilim ve teknolojiye, sanayi ve aynı zamanda sanat alanındaki pek çok noktadaki gelişmelerle de bunu daha da perçinleyeceğine inancımız tam. Hepinize bu anlamda bu kutlu yolculuğu beraber paylaştığımız noktada da başarılar diliyorum. Mutluluklar diliyorum.” dedi.
BAYKAR ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı, T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Fahri Doktora Töreni öncesinde çalışmalarına ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Bayraktar; “Sizlere bugün hem Baykar’da yürüttüğümüz milli teknoloji hamlesi kapsamında yürüttüğümüz faaliyetlerden hem de Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı kapsamında yürüttüğümüz faaliyetlerden, bunun yanında da Kültür ve Medeniyet Vakfı’mızda yürüttüğümüz faaliyetlerden bahsedeceğim.” sözlerine yer vererek sunumlarına geçti.
HALE PAK