Flaş Haber Yeni

KÖY YAŞAM MERKEZLERİ KÖYLERİN KALBİ OLUYOR

KÖY YAŞAM MERKEZLERİ KÖYLERİN KALBİ OLUYOR

Tüm ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de kullanılmayan köy okulu binaları, köy yaşam merkezleri projesiyle ihtiyaçlar doğrultusunda anaokulu, ilkokul, kurs merkezi, kütüphane; matematik, doğa, bilim, ve tasarım gibi farklı alanda hizmet veren atölyelerle gençlik kampları gibi eğitsel ve sosyal etkinliklerin yapılacağı alanlara dönüştürülüyor. Köy yaşam merkezleri, öğrencilerin ve köy halkının hizmetine sunuluyor.

MÜDÜR KAYACIOĞLU: “KÖY YAŞAM MERKEZLERİ AÇILMASINI ÖNEMLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ.”

Burdur Mehmet Akif Ersoy Halk Eğitim Merkezi Müdürü Hamit Kayacıoğlu Çağdaş Burdur Gazetesi muhabirimize verdiği röportajda: “Köy yaşam merkezlerinin açılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Geçen yıl itibariyle tekrar köylerimizde kapanan eski okullarının açılarak tadilatının sağlanarak buralarda köy yaşam merkezi oluşturulmaya başlandı. Tabi süre içerisinde bütün köylere yayılmasını umut ediyoruz.” dedi.

“KÖY YAŞAM EVLERİNİN TADİLAT TAMİRAT İŞLERİ HALK EĞİTİMİN BÜTÇESİNDEN Mİ YOKSA VALİLİK VEYA ÖZEL İDARE TARAFINDAN MI?”

Sorumuzu  yanıtlayan Müdür Kayacıoğlu; “Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tadilat ve tamirat işleri sağlandı. Öğrenci sayısı tamamlandığında ilkokul ve okul öncesi kurumları da açılabilmekte. O tür hizmetlerde verilebiliyor. Bu manada bizde geçen yıl itibariyle Köy Yaşam Merkezlerimizi açmaya başladık. 5 tane köy yaşam merkezi planlaması yapıldı. Önümüzdeki dönemlerde bu sayının artması hedefleniyor.  Sadece burada halk eğitim anlamında kurslar değil. okul öncesi ve ilk okul  eğitimleri planlanabilmekte.  Yine bunun dışında okullarımız bizim için önemli bir kaynak. Özellikle tüm okullarımızdan bahsediyorum ilkokul, orta okul, lise. Okul saatleri dışında ciddi ücretsiz eğitim sağlıyoruz.  Nedir bu eğitim? Özellikle resim, spor, müzik, folklor, din eğitimi gibi. Biz çocuklarımızın okul saatleri dışında sosyal ve kültürel aktivitelerden yararlanmalarını istiyoruz. Bu noktada halk eğitim müdürlüğü öğretici havuzunu bütün okullarımıza açtı. Okullarımıza destek sağlıyor. Çocuklarımızın böylelikle sosyal yaşamına katkı sağlamış oluyoruz. Örneğin geçenlerde halk oyunları yarışması yapıldı. Bu halk oyunları yarışmasındaki bütün ekipleri halk eğitimindeki usta öğreticileri hazırladı. Onlar tarafından yetiştirildi. Böylece de kültüre de hizmet vermiş oluyoruz. Kültürel bir çalışmamız olmuş oluyor. Yine okullarımıza yönelik yazında benzer kurslarımız devam edecek. Bir de halk eğitim okulları ciddi anlamda dini eğitim anlamında da katkı sunuyor. Özellikle Kuran-ı Kerim kursları noktasında yaz döneminde faal bir şekilde kurs açmaktayız. Eğitim öğretim döneminde de talep gelirse çocuklarımızın din eğitimlerine katkı sunan bir kurum olma özelliğimiz var.

Bizim bir başka özelliğimiz ise Burdur kültürünü yaşatma ve gelecek kuşaklara aktarma hususunda yaptığımız çalışmalar var. Bunlardan bir tanesi Alaca Dokuması ile ilgili yaptığımız çalışmalar var. Merkez binamızda Alaca dokumaları atölyemiz var.  Kendi imkânlarımızla oluşturduğumuz bir atölye. Böylece Burdur’un bu geleneksel dokumasını bir sonraki kuşaklara aktarma noktasında kurslar açmaktayız. Hem bu dokumayı dokuyan insan sayısı artıyor,  hem de burada yapılan ürünlerin döner sermaye kapsamında satılmasıyla insanların gelir elde etmesine katkı sunmuş olabiliyoruz.” dedi.

MÜDÜR KAYACIOĞLU DİĞER KÜLTÜREL ÇALIŞMALARDAN BAHSETTİ

Geçen yıldan Sanatçımız Sümer Özgü’nün desteği ve katkılarıyla kabak kemane, cura, sipsi gibi Burdur’un yerli ve milli çalgılarını öğretme noktasında okullarda kurslar açıldığını sözlerine ekleyen Müdür Kayacıoğlu; “Çocuklarımızın bu enstrümanları öğrenmesi Burdur kültürünü özümseyerek bir sonraki kuşaklara aktarılmasına katkı sunuyoruz ki bizim önem verdiğimiz projelerden bir tanesi.” Sözlerine yer verdi.

“KORO ÇALIŞMALAR İLE BURDUR’UN KÜLTÜRÜNÜ YANSITMAYA ÇALIŞIYORUZ.”

Koro çalışmalarından da bahseden Müdür Kayacıoğlu: “Halk Eğitim Merkezimizde koro çalışmalarımız da var. Mesela Türk Sanat Müziği, Türk Halk müziği korosu olsun bu yaptığımız çalışmalarda da yine Burdur kültürünü yansıtmaya çalışıyoruz. Örneğin bu sene bir “Yaren Gecesi” yaptık. Burdur’un duayen sanatçılarının Yaren Gecesi’nde toplayarak onların halkımızla buluşması sağladık.  İşte kabak kemane ustasının, ciro ustası, sipsi ustalarının güzel bir konserini hep beraber halkımıza sunduk. Hatta geçenlerde çok üzüldüm. Sabri Özdemir bana göre yaşayan insan hazinesi en son aralık ayında torunuyla konser vermişti. Vefatını üzüntüyle öğrenmiş olduk. İşte bu ‘Yaren Gecelerindeki amacımız buydu; insan hazinelerimizi bir daha görüp göremeyeceğimizdi. Bu geceleri yaparak arşivleyip gelecek kuşaklara aktarmak istedik. İyi ki de yapmışız.” açıklamasında bulundu.

ÜZEYİR GÜL – ZUHAL DALDAL