KEYİK; “PANDEMİ İLE BAŞLAYAN EKONOMİDEKİ DARALMA HALEN DEVAM EDİYOR”

Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik; Burdur Radyosu’nun konuğu oldu. Geçtiğimiz hafta içerisinde Serkan Şimşek’in hazırlayıp sunduğu programda konuşan Başkan Keyik; “Malum 202O yılından bu tarafa pandemi ile başlayan ekonomideki daralma halen devam ediyor. Birde 2022 Ocak ayından itibaren pandeminin sonlanması ile birlikte bütün Dünya’da yaşanan enerji, gıda sıkıntısı haklı olarak ülkemizi de olumsuz yönde etkiledi. Bütün bu olumsuzlukların üzerine bir de bu Dünya’da yaşanan diğer sıkıntıları da eklediğimiz zaman ciddi anlamda ekonomik sıkıntılar devam ediyor” dedi.

“GİRDİ MALİYETLERİN ARTMASI İMALAT SEKTÖRÜNÜ YORUYOR”

“İmalat sektörü bir şekilde kendini ayakta tutabiliyor” sözlerinin altını çizen Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Keyik; “Şu anda Çin’deki kapanmalar, tedarik zincirindeki kopuklukları bir anlamda Türkiye’ye avantaj sağladı. Avrupa ve Amerika pazarına bir şekilde Çin’in açığı olan o ürünleri biz Türkiye’den gönderiyoruz. Ama karlılık oranlarımız, döviz kurundaki dalgalanmalar olsun, enflasyonundaki yükseklik, girdi maliyetlerinin her geçen gün farklı bir maliyet hesapları ile karşılaşılması imalat sektörünü ciddi yoruyor” açıklamasında bulundu.

Her şeye rağmen insanların ayakta kalmak için mücadelesini sürdürdüğüne vurgu yapan Başkan Keyik; “Küçük esnafa döndüğümüzde ciddi sıkıntılarımız var. Hakikaten ayakta durmakta zorlanıyorlar. Dükkan kiraları malum. Gayrimenkul fiyatları kur artışından dolayı 3’e katladı. İnşaat malzemelerinin çok yükselmesinden dolayı maliyetler de artınca emlak fiyatlarına yansıdı. Dolayısıyla ev ve işyeri kiraları olağan üstü 2, 3 kat artış göstermeye başladı. İnsanlar o gayrimenkulü alırken bir bedel harcıyor. Bu bedelinde bir karşılığı olması lazım. Bu karşılığı alabilmek adına enflasyon da çok hızlı büyüdüğü için buna paralel olarak fiyatlar artıyor. Ama gelirlere baktığımızda çok fazla artış gösteremiyorsunuz. Çünkü; insanların alım gücü önceki kadar değil. Örnek verecek olursak bir tuhafiyeci 50 TL’ye gömlek alıyor, 100 liraya satıyor. Ama 100 TL’ye satarken zorlanmıyordu. Alıcı bulabiliyordu. Şimdi de 200 TL’ye alıyor, 400 TL’ye satıyor. Değişen bir şey yok ama 400 TL’ye satacak müşteri bulamıyor. Yani önceden 100 gömlek satan bir firma, bugün 10 gömlek satmaya başladı. Bu tür küçük esnafın sıkıntıları var. Dükkan kiralarından fazla elektrik faturaları geliyor. Alışılmış bir gelenek var. İnsanlarımız reklam, görüntü işletmelerin o dizaynı hep elektrikle alakalı. Dolayısıyla elektrik faturaları insanları yoruyor. Burdur 6 ayı kış olan bir memleket. Netice itibari ile kapalı alanlardan insanları istifade etmek zorundasınız. Bu kapalı alanları da ısıtmak zorundasınız. Doğalgaz faturaları da istenilenin üzerinde gelmeye başladı. Zaten pandemiden dolayı küçük esnafta bir daralma gerçekleşmişti. Bu açığı 1-2 yılda kapatırız derken arkasından gelen bu tür zamlarla yükler biraz daha arttı. Bundan dolayı küçük esnafta sıkıntı var.  Asgari ücret 2 bin 600 liradan 4 bin 250 lira olduğu zaman ben bir basın açıklaması yaparak yetkililerimize teşekkür etmiştim. Yüzde 50 zam beklentilerin çok üzerindeydi. Çokta memnun olmuştuk” sözlerine yer verdi.

“EN BÜYÜK SIKINTI İŞÇİ BULAMAMAK”

En büyük sıkıntılarının “İşçi bulamamak” olduğunu söyleyen Başkan Keyik; “Ben İŞKUR’da İl İstihdam Kurulu’nda görevliyim. Baktığımızı zaman 8-9 bin civarında işsiz insanımız var ama işçi arıyoruz. İşçi bulamıyoruz. Neden? Nedenlerine baktığımız zaman insanlar emeğini almadığı zaman çalışmıyor kardeşim. Çalıştıramıyoruz. Dedik ki bir aileden 2 kişi çalışsa 4 bin 250 + 4 bin 250 lira toplamda 8 bin 500 lira iyi para, insanlar heveslenir çalışır. Ama az öncede ifade ettiğim gibi Dünya’daki yaşan sıkıntılar. Ülkemizi de maalesef etkiledi. Bir takım politika hataları da var bunların içerisinde. Bunlardan da kaynaklı olarak aşırı bir enflasyon ile karşı karşıya kaldık. Dolayısıyla sabit gelirlinin aldığı ücret yok oldu gitti” dedi.

“TEMMUZ AYINDA YAPILACAK ZAM ASGARİ ÜCRETLİYİ RAHATLATIR MI?” 

Sorusu üzerine düşünce görüşlerini ortaya koyan Başkan Keyik; “Tabi psikolojik olarak verilen zamlar insanları rahatlatıyor. Yarın asgari ücretliye enflasyonun artış hızında bir artış yapılır ise insanlar rakamları görünce psikolojik olarak rahatlıyor. Ama o parayı cebine katıp pazara çarşıya çıktığı zaman artık onunda bir değerinin olmadığını tekrar yaşayıp olumsuz bir şekilde evine dönmek zorunda kalıyor. Ama yapacak da bir şey yok. Bir tarafta dengeler var. Şimdi 10 bin lira olsun asgari ücret. Böyle bir Dünya’da yok. Neticede bunu veren imalatçı, üretici sektörümüz. Bunlarda Dünya’daki diğer rakipleri ile rekabet etmek zorunda. Yani dengeleri öğle bir tutmak zorundayız ki, her 2 tarafı da bozmadan, sıkıntıya sokmadan, memnun edeceksiniz. Memnun edemezsek bile rahatsız etmeyecek şekilde rakam ayarlamalarını yapmak zorunda devlet büyüklerimiz. Yoksa hakikaten zam, emeklinin, işçinin, tek maaşlı memurun alım güçleri ciddi anlamda düştü” yanıtını verdi.  Başkan Keyik; alım gücü düşüncede piyasadaki ticari hareketliliğinde zayıfladığına dikkat çekti.

“ARITMA PROJESİ YAPILDI”

Burdur 2 OSB’deki 24 parselin tamamının tahsis edildiğini belirten Başkan Keyik; “Allah’a çok şükür 6 fabrikamız şu anda çalışıyor. 6 fabrikamız inşaat halinde. Diğer kısımlarda 2025 yılına kadar ben bu 24 parselin tamamının tamamlanıp bacalarının tüteceğini düşünüyorum. Altyapı anlamında da 7 kilometre civarında karayolumuz var. Bu yolun 3,5 kilometresini asfaltladık. Kaldırım çalışmalarını da tamamladık. Doğu kısmı tamamlandı. Batı kısmı duruyor. Orası ile ilgilide Valimiz ile birlikte Sanayi Bakanlığı’ndan destek talebimiz oldu. Destek talebimiz kabul olursa o 3,5 kilometre yolumuza da tamamlayıp alt yapımızı bitirmiş olacağız. Bunun dışında sadece arıtma tesisimiz kalıyor. Biz sadece 2’nci Organize Sanayi Bölgemizin bir takım ihtiyacını karşılayabilecek ‘Arıtma Tesisi Projesi’  yaptık. Projeyi onaylattık. 15-20 gün içerisinde bir ihaleye çıkmayı düşünüyoruz. Hemen o tesisi de faaliyet geçirip, en azından çevreye duyarlılığımızı da orada göstermek istiyoruz. Onun haricinde Burdur 1’nci Organize Sanayi Bölgesi, Burdur 2’nci Organize Sanayi Bölgesi, Isparta Organize Sanayi Bölgesi ortak Arıtma Tesisi Projesi için 4 yıldır çalışıyoruz.  Arıtmanın kurulacağı 80 dönümlük bir araziyi de Gölbaşı Köyü’nün alt tarafındaki Gökçebağ Köyü’ne ait alan vardı. Gökçebağ Köyü Muhtarlığından satın aldık. Parasını ödedik. Oraya yapacağımız proje çok büyük. Belki 100 milyon liralık bir yatırım. Arıtma Tesisi yapmayı planlıyoruz. Bu 3 Organize Sanayi Bölgeleri’nden sonra belki de Keçiborlu, Gökçebeğ Köyü, Gümüşgün’ün de atıklarının da alabilecek büyük kapasiteli bir Arıtma Tesisi planlamamız ve çalışmalarımız devam ediyor. Yerini kamulaştırma ile aldık. Proje onaylandıktan sonra ihale edilecek. Tabi kaynak nereden bulabilir? Bu 80 – 100 milyon rakamı 3 OSB’nin karşılayacağı bir rakam değil. Mutlaka bunun da Avrupa Birliği Projeleri ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na proje yaparak karşılayabiliriz. Nerede bir açık kapı bulabilirsek oradan girerek bu projeyi de tamamlayacağız. Ama uzun soluklu olacak 3-5 yılımızı alacak” dedi.

2’NCİ OSB’NİN ALTINDA GENİŞLEME ALANI VAR

Organize Sanayi Bölgelerinin de dolduğunu sözlerine ekleyen Başkan Keyik; “Yatırımcıya yer yok deme gibi bir lüksümüz yok. Şu an yerli 5-6 firmadan yer talebi var. Ama dolduğu için yer veremiyoruz. Şuan hızlı bir şekilde Burdur 2’nci Organize Sanayi Bölgesi’nin alt kısmına genişleme alanı çalışmasını başlattık. Geldiler yer görünümü yapıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nda da yazımız var. Muhtemelen Sanayi Bakanlığı’na geçmiş olması lazım o yazının. Yani tarım alanı olmadığına dair bir yazı istendi. Onun raporlamalarını da yaptırıp gönderdik. Sanayi Bakanlığı’na o yazı gönderildikten sonra kamulaştırma kararı alacak. Bu 500 dönüm arazinin içerisinde de aşağı yukarı 200 dönümü Milli Emlak’a ait oradan alacağız” dedi. Başkan Keyik,  Burdur Radyosu’nda konuşmasını 2’inci OSB’nin kuruluş aşamasını anlatarak tamamladı.

Halil İbrahim Kara