HAFIZLIK İCAZET MERASİMİ DÜZENLENDİ

Diyanet İşleri Başkanlığı Burdur İl, İlçe Müftülüklerine bağlı Kur’an Kurslarında hafızlığını tamamlayan 69 öğrenci için ‘Hafızlık İcazet Merasimi’ düzenlendi. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Sergi ve Konferans Salonu’nda 19 Mart 2022 Cumartesi günü 14.00 – 16.00 saatleri arasında düzenlenen merasim, İstiklal Marşımızın okunması ile başladı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile devam etti. Kur’an Kurslarının tanıtımının ardından merasimin açılış konuşmasını Burdur İl Müftüsü Enver Türkmen yaptı. Hafız kız erkek öğrenciler hadis ve kısa sure okudular. Dua yaptırdılar. Program,  hayırsever iş adamlarının desteği ile alınan hediyelerin hafız öğrencilere takdimi ile son buldu.

KATLIMCILAR

Burdur Cumhuriyet Başsavcısı Osman Kara, Burdur Adalet Komisyonu ve Ağır Ceza Başkanı Hacı Süleyman Arslan,  Burdur Vali Yardımcısı ve İl Hukuk İşleri Müdürü Mehmet Polat, İl Jandarma Alay Komutanı Jandarma Albay Mustafa Güder, İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik, İl Milli Eğitim Müdürü Erdem Kaya, Burdur İl Müftüsü Enver Türkmen, siyasi parti, sivil toplum örgütleri başkan ve temsilcileri ile öğrenci velileri katıldılar.

“…..ONLARI TOPLUMA KAZANDIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Budur İl Müftüsü Enver Türmen yaptığı konuşmada; “Bugün burada gerçekten mutlu bir anı yaşıyoruz. İlimizin, ilçelerimizin her yanından buraya kadar geldiniz. Bu mutlu ana şahit oldunuz. Allah sizlerden razı olsun. Bugün burada Kur’an-ı Kerim’i okuyan ve ezberleyenler öğrenciler, ezberleten hocalarımız var. Kur’an-ı Kerim’i destekleyen ve seven sizler varsınız. Allah hepinizden razı olsun. Öncelikle bu işin başında olan ilçe müftülerimize çok teşekkür ediyorum. Onların büyük katkıları oldu. Değerli öğrencilerimiz büyük sabır gösterdiler. Senelerini verdiler, Kur’an-ı Kerim’i ezberleme başarısı gösterdiler. Allah onlardan da razı olsun. Bu öğrencilerin anne babaları, Allah sizlerden de razı olsun. Bize güvenip inandınız, çocuklarını emanet ettiniz. Bugün sevinmek, mutlu olmak, her şeyden çok sizin hakkınız. Değerli Kur’an dostları sizlerde bizleri, Kur’an Kurslarımızı desteklediniz. Sizin desteğiniz devam ettiği sürece bizde Kur’an talebelerini okutmaya, onları topluma kazandırmaya devam edeceğiz” dedi.

“KİM KUR’ÂN’I OKUR, ONU GÜZELCE EZBERLER, HELALİNİ HELAL, HARAMINI HARAM KABUL EDER VE BUNLARA UYARSA, ALLAH BU SAYEDE O KİMSEYİ CENNETİNE KOYAR”

Burdur İl Müftüsü Enver Türkmen konuşmasında şu sözlere yer verdi. “Bizler evlâtlarımıza Kur’an’ı öğretmek suretiyle onlara en büyük hazineyi bahşetmiş oluyoruz. Onlar yüklendikleri bu paha biçilmez emanet sayesinde Allah ve Resul’ünün sevdiği kimseler haline gelirler. Nitekim Rasulullah sallallahu aleyhi  Ve sellem, Kur’an ehlini her şeyin üzerinde tutmuş, onlara daima kıymet vermiştir. Peygamber Efendimiz, Tebük Seferi’ne çıkarken Neccaroğulları’nın bayrağını Umare bin Hazm’a vermişti. Daha sonra Zeyd bin Sabit’i görünce, bayrağı Umare’den alıp ona verdi.  Yâ Rasulallah! Bana kızdınız mı?” diye sorunca Peygamber aleyhisselâm hayır! Vallahi kızmadım! Fakat, siz de Kur’an’ı tercih ediniz! Zeyd, Kur’an’ı senden daha çok ezberlemiştir! Burnu kesik zenci köle bile olsa, Kur’ân’ı daha çok ezberlemiş olan kimse başkalarına tercih edilir!” buyurdu. Çocuklarımıza Kur’an’ı öğretmek zorundayız. İstikâmet üzere yaşayarak Allah ve Rasulünün razı olduğu bir ümmet olmak için başta kendimiz, evlatlarımız ve toplumumuz olarak Kur’an kültürüne sâhip olmalıyız. Zira Kur’an bize hayatın her safhasında ilâhî bir rehberdir. Cenabı hak şöyle buyurmaktadır: “Yemin olsun ki biz (gerçeği) hatırlasınlar diye bu Kur’an’da insanlara her türlü örneği verdik. Takvâlı (duyarlı) olsunlar diye, pürüzsüz Arapça bir Kur’an olarak  Rasulullah sallallahu aleyhi veasellem, Kur’an ahlâkıyla ahlâklanan ve evlâtlarına Kur’an’ı titizlikle öğreten anne babalara şu müjdeyi vermektedir: “Çocuklarınızı üç hususta yetiştirin: Peygamber sevgisi, Ehl-i Beyt sevgisi, Kur’ân sevgisi, Çünkü Kur’an hafızları hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde peygamberlerle birlikte Arş’ın gölgesindedirler.”

Kur’an eğitimi, küçük yaşlardan itibaren itina ile yerine getirilmesi gereken bir görevdir. Zira çocuğun kulakları Kur’an’ın sesine, kalbi Kur’an’ın dünyasına aşina olmalıdır. Çünkü peygamberimiz (s.a.v) çocuklara Kur'an'ı küçük yaşta öğretmiş, bizlere de şu tavsiyede bulunmuştur;  “Kim Kur’an’ı küçük yaşlarda öğrenirse Kur’ân onun etine ve kanına işler ” buyurmuştur.  Değerli Kur’an dostları evlatlarımız öz varlığımızın devamı olan hayat ziynetleridir. Onlar, İslâm fıtratı üzere yaratılarak anne-babalarına emanet edilmişlerdir. Bundan dolayı çocukların maddî yapıları ile birlikte rûhî hayatlarını da geliştirip yönlendirmek, anne-babaların en mühim vazifesidir. Bir müminin evlâdına bırakabileceği en kıymetli miras, güzel terbiyedir. Bunun ilk şartı da onların Kur’an ile fiilen ve fikren kaynaşmalarını sağlamaktır. Hafızlar 10 Kişiye şefaat edecektir Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyurdular: “Kim Kur’ân’ı okur, onu güzelce ezberler, helalini helal, haramını haram kabul eder ve bunlara uyarsa, Allah bu sayede o kimseyi cennetine koyar. Ailesinden on kişiye şefaat etme hakkı verir.”  Halil İbrahim Kara