Gaziler Günü’nde Kıbrıs Barış Harekatı anılarını anlatan Eyüp Öztürk; “Ekmeksiz kaldık. Gece beni 03.00’da aldılar saat 04.00’a kadar patates pişirdim. Cepheye giderek her askere 2’şer adet patates dağıttım.”

Burdurlu Kıbrıs  Gazisi Eyüp Öztürk (70), ‘Gaziler Günü’nde askerlik yıllarında katıldığı Kıbrıs Barış Harekatı anılarını  Çağdaş Burdur Gazetesi Muhabirimize anlattı.  Gazi Eyüp Öztürk; “Kıbrıs Barış harekatında aşçılık yapıyordum. Kumanda dağıtıyordum. Kumanya da bildiğimiz barbunya, fasulye vardı. Biz tabii harekât bittikten sonra Gazimağusa’ya gidiyorduk. Giderken biz askere ekmeği asker yesin diye dağıtmıştık. Sonra ekmeksiz kaldık. Gece beni 03.00’da aldılar,   saat 04.00’a kadar patates pişirdim. Cepheye giderek her askere 2’şer adet patates dağıttım.

Reo ile ekmek geldi. Taze ekmekleri kenarı yığıyorduk. Biz askere bayat ekmeleri veriyorduk. Bayat ekmeklerde ister istemez yaz günü olduğu için küfleniyordu.  Ben komutanıma dedim ki; ‘Niye gelen ekmeği vermiyoruz?’,  Oda; ‘Askeri uyutacak mısın?’, ‘Taze ekmek askeri uyutur.’ ‘1 Bayat ekmeği 4 kişi yiyemez.’ dedi. Hakikaten de yiyemezdi. Bir de su sıkıntımız vardı. Bize çok eğitim verdiler. Dediler ki yerde ne bulursanız bulun almayın. ‘Bubi tuzağı’ olabilir diye. Su dahi içmeyeceksiniz, bizim verdiğimiz sudan başka bir şey içmeyeceksiniz dediler. Biz  zehirli olabilir diye kuyulardan su içmemize müsaade edilmedi. Rumlar çok gaddardı.  20 kilometre daha ileriye girdik. Gerisin geriye döndük geldik.  Rahmetli Osman Fazıl Polat  28’inci Tümen komutanım sayesinde Kıbrıs’a gidince ona teşekkür ettim.  Hareket olmadan önce bizi gece 02.00’de eğitime çekerdi. Gece kovuşta asker sayardı. 79 kilometre tam tesisat talime gittik geldik. Ayaklarımızın altı kabarmıştı. Biz kızardık. Ne zaman Kıbrıs’a çıktık harekât başladı ‘Allah razı olsun’ dedik. Bize dayanıklılık kazandırdı. Allah bin kere razı olsun.  Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimize,  komutanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Bu vatan kolay kazanılmadı. Fakat şimdi gençlerimiz bunun kıymetini bilmiyorlar. Şimdi anlatması masal gibi geliyor. Yaşamak lazım.  Gazimağusa’da temizlik harekâtında bir eve girmiştim. 3 yaşındaki bir çocuk anasının kucağına bir gidiyor ki yüreğim cız dedi. Dedim bunlar benim vatanıma gelse ne olacak tı? Demekten kendimi alamadım.” diye konuştu.”

Halil İbrahim Kara