DİYABET HASTALARI, O CİHAZ İÇİN DEVLET DESTEĞİ BEKLİYOR
Bir günde defalarca karbonhidrat sayımı yapmak ve insülin iğnesi vurulmak zorunda olan diyabet hastaları, hastalıkla omuz omuza vererek mücadele ediyor.
Burdurlu diyabet hastaları, Burdur Kent Konseyi Engelli Meclisi öncülüğünde Burdur Engelsiz Kafe’de bir araya geldi. Diyabet hastaları, akademisyenler ve bazı sağlık personellerinin de bulunduğu programda; diyabetle yaşamın püf noktaları, diyabet hastalarının ihtiyaç ve beklentileri ile ilgili istişarelerde bulunuldu. Etkinliğe; Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Burdur Kent Konseyi Başkanı Orhan Akın, Doç. Dr. Sercan Özbek Yazıcı, hemşire Gülsüm Çetin ve diyabet hastaları ile aileleri katıldı.
“Bilim insanları önleyebilmek için mücadeleler veriyor”
Programda konuşan Burdur Belediye Başkanı Eczacı Ali Orkun Ercengiz, Diyabet ile ilgili kısa bir bilgilendirme yaptı. Başkan Ercengiz konuşmasında; “TİP-1 diyabet doğuştan gelen bir takım nedenlerle bireyde varlığını sürdürür. Zaman geçtikçe, hasta bireyimiz bazı fonksiyonlarını yitirmeyle karşı karşıya gelme durumunda kalabilir. Bu konuda önemli bir yol kat edildi. TİP-1 diyabette de artık bilim insanları önleyebilmek için mücadeleler veriyor.” dedi.
“Yasal düzenlemenin yapılması gerekiyor”
Konuşmasında insülin regülasyonunu sağlamak için kullanılan cihazlara ilişkin yasal bir düzenleme yapılması gerektiğine dikkat çeken Başkan Ercengiz, “İnsülin regülasyonunu sağlamak için bu hastalığa sahip insanlarımızın günde birkaç kez kullanmak durumunda kaldığı cihazlara ulaşım konusundaki kolaylıklarını sağlamak için Sayın Genel Başkanımız (Özgür Özel) da birkaç kez meclis kürsüsünden bunu dile getirdi. Aslında çok maliyetli bir şey değil ancak doğru anlatılması lazım. İnsülin pompası vb. insülin regülasyonu sağlayabilecek cihazların edinilmesi ile ilgili olarak muhakkak bir yasal düzenlemenin yapılması gerekiyor. Çünkü diğer taraftan bakıldığı zaman hasta eğer zamanında veya yeterli tedavi edilemezse devlete maliyeti çok daha fazla.” dedi.
Oğlu diyabet hastası olan baba, “Zor oluyor ama öğreniyoruz”
Program sonrası, 11 yaşındaki oğlu diyabet hastası olan bir vatandaş gazetemiz muhabirine konuştu. Oğluna henüz 2 yaşındayken Tip-1 Diyabet tanısı konan Özgür Karakaya, oğluna gün içerisinde en az 4 defa karbonhidrat sayımı yaparak insülin iğnesi vurduklarını belirterek diyabet hastalarının ihtiyaç duyduğu bazı cihazların devlet tarafından ücretsiz karşılanmasını istediklerini söyledi. Karakaya; “Tip-1 diyabetle dost olarak yaşamaya çalışıyoruz. Zor oluyor ama öğreniyoruz. İlkokul 1. sınıftan itibaren çok zorlandık. Hala öğrenmeye çalışıyoruz. Okulda teneffüslerde annesi bekledi. Anasınıfında ve 1. Sınıfta annesi teneffüslerde hep bekledi. Daha sonra ara ara kontrol etmeye başladık. Öğlenleri eve geliyordu.
Günde 4 kez insülin iğnesi vuruluyor
Her öğünün akabinde yediklerinin içeriğine göre karbonhidrat sayımı yapıyoruz. Yediklerinin karbonhidratlarını ölçerek insülin iğnesini vuruyoruz. Her öğünden sonra insülin iğnesini vuruyoruz. Bir de düzeltme dozunu gece uykudan önce uyguluyoruz. Bu şekilde hayatımıza devam ediyoruz. Diyabet hastalarının en büyük beklentisi yaşamımızı kolaylaştıracak devlet desteği. İnsülin kullanabileceği cihazların devlet tarafından ücretsiz karşılanabiliyor olmasını istiyoruz. Bizim asıl sıkıntımız bu. Bu cihazların ücretleri yüksek olduğu için zorlanıyoruz. İnsülinin belirli bir kısmını devlet karşılıyor ama hayatı basitleştirme açısından kullanılan cihazlar çok pahalı.” dedi.
Oğlunun hastalığını televizyon reklamları sayesinde fark etti
Oğluna diyabet teşhisinin, televizyonda izledikleri kamu spotları sayesinde konduğunu söyleyen Karakaya; “Oğlum 2 yaşındayken, televizyonlarda reklamlar vardı. Çocuklarınız çok fazla tuvalete çıkıyor mu? Yedikleri içtikleri çoğalmaya başladıysa, huzursuzlarsa, uyku hali aşırı arttıysa diye reklamlar vardı. O dönem gördüğümüz bu reklamlarla çocuğumuzu karşılaştırdığımızda biz şüphelenmeye başlamıştık. Onun sayesinde doktora başvurduk ve öğrenmiş olduk.” dedi.
Karakaya son olarak, diyabetin dostça yaşanabilecek bir hastalık olduğuna dikkat çekerek; “Diyabet, eğer takip edilirse diğer kötü hastalıklar gibi sıkıntı yaratmayan, onunla barışık yaşanabilecek bir hastalık. Kontrol edildiği sürece diyabet hastalarının sağlıklı insanlar kadar ve hatta sağlıklı insanlardan daha da fazla yaşayabileceğini söylüyor doktorumuz. O dönem” dedi.
Karbonhidrat sayımı eğitimi verilecek
Program kapsamında ayrıca diyabet hastası bir oğlu olan Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Diyetetik Anabilim Dalı öğretim üyesi ve Doç. Dr. Sercan Özbek Yazıcı da söz aldı. Doç. Dr. Özbek Yazıcı, söze öncelikle bir anne olarak başlamak istediğini belirterek; “2018 yılında oğluma tanı konuldu. Isparta’da endokrin bölümünde takiplerimize başladık. Isparta’da takiplerimizi yapan Özgür hocamız bizi çok destekledi. Çünkü biliyorsunuz biz anneler olarak çocukların üzerine fazla düşebiliyor, yasaklar ya da kurallar koyabiliyoruz. Ancak çocuklar bu konuda yasaklar ya da engellerden ziyade motivasyonla hareket ediyor, kendi sağlık sorununa bu motivasyonla bilinç kazanıyor. Gün gün takip ediyoruz. Diyabet konusunda çalışmaları görmek mutluluk verici. Diyabetin önünü kesebilir miyiz, olan diyabeti daha iyi hale getirebilir miyiz yönünde ya da komplikasyonlara yönelik çalışmalar yapılıyor. Bir anne, bir akademisyen olarak buna çok sevindim. Bu konuda bizim konuşacak paylaşacak çok şeyimiz var. Burada bütün Mavi Kalpler olarak diyabet yani karbonhidrat sayımı eğitimi vermek istiyoruz. Çünkü karbonhidrat sayımı bizim için çok önemli. Diyabeti daha kolay yönetmemizi sağlıyor.” dedi.
Mine KAYA