BURDUR'DA ÇÖLYAK HASTALARININ "TAZE EKMEK" HAYALİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜ

Burdur'da Mehmet Akif Ersoy Halk Eğitim Merkezince açılan "Çölyak Atölyesi"nde, glüten alerjisi bulunan hastalar için ekmek ve poğaça üretiliyor.
Burdur Milli Eğitim Müdürlüğü çölyak hastalarının ekmeğe ulaşmasını kolaylaştırmak için "Çölyak Hastalarının Hayatlarına Dokundular Projesi" kapsamında Halk Eğitim Merkezi bünyesinde ekmek üretim atölyesi kurdu.
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, okul aile birliği, Halk Eğitim Merkezi öğretmenleri ve hayırsever Ahmet Baraka'nın desteğiyle kurulan atölyede kentte ve civar şehirlerde yaşayan yaklaşık 400 çölyak hastası için ekmek üretiliyor.
Atölyede unlu mamuller kursiyerleri ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Gastronomi Bölümü öğrencileri çalışıyor.
"Motivasyonumuz çölyak hastası çocuklar oldu"
Burdur Mehmet Akif Ersoy Halk Eğitim Merkezi Müdürü Hamit Kayacıoğlu, AA muhabirine, atölye kullandıkları fırını ve makineleri glütensiz gıda üretimi için özel ürettiklerini söyledi.
Yaklaşık 678 bin liraya kurulan atölyenin inşasında imece usulü çalıştıklarını belirten Kayacıoğlu, böylelikle maliyeti yarıya düşürdüklerini kaydetti.
Halk Eğitim Merkezi öğretmenlerinin glütensiz unlu mamul yapmayı öğrendiklerini ifade eden Kayacıoğlu, "Bu atölyeyi kurarken en büyük motivasyonumuz çölyak hastası çocuklar oldu. Çünkü hastalarla yaptığımız görüşmelerde taze glütensiz ekmeğe ulaşamadıklarını, ulaştıkları ekmeklerin bayat ve pahalı olduğunu söylediler. Küçük çocuklarımızın bu ihtiyacını duyunca daha da hırslandık" dedi.
Kayacıoğlu, çevre illerdeki hastalara da ekmek ulaştırmaya başladıklarını dile getirerek şöyle konuştu:
"Atölyemizle diğer illere model olmak istiyoruz. Sadece çölyak hastalarına değil, aynı zamanda gıda intoleransı (bazı besinlere karşı vücudun olumsuz tepki vermesi) olanlara da hizmet vermek istiyoruz. Gerçekten ulaşması çok zor bir ekmek. Üretim aşaması oldukça teknik ve glüten bulaş riski yüksek olan bir sahada çalışıyoruz. Projemiz Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce de 2024-2025 yılı için 'Hayat Boyu Öğrenmede En İyi Uygulama' örnekleri çalışmasında 11 projeden biri seçildi. 13 Şubat'ta Ankara'da yapılan ödül töreninde teşekkür belgesi kurumumuza takdim edildi. Bundan dolayı mutlu ve gururluyuz."
Yiyecek İçecek Hizmetleri Öğretmeni ve Çölyak Atölye Şefi Necmiye Erbaş ise atölyede üretime ekmekle başladıklarını, poğaça ve pizza da yaptıklarını söyledi.
Erbaş, "Çocukların okullara gittikleri zaman kantinden herhangi bir şey alamadıklarını ve canlarının poğaça çektiğini kendilerinden ve velilerinden duymuştuk. Biz de çocuklarımıza dumanı üzerine tüten sıcak poğaçalar üretmeye karar verdik. Şu anda hepsi beslenme çantalarına bu poğaçaları koyarak okula gidiyor. Onların hayatlarına dokunabildiğimiz için gerçekten gurur duyuyoruz." diye konuştu.
"Daha önce ekmeklerimizi kargoyla getiriyorduk"
Konaklama ve Seyahat Hizmetleri Öğretmeni ve ekmek ustası Halil Murat da glütensiz undan ekmek yapımının diğer ekmeklere göre daha zor olduğunu aktardı.
Burdur Glütensiz Yaşam ve Çölyak Derneği Başkanı Fuat Tezcan, yaklaşık 15 yıldır çölyak hastalığıyla mücadele ettiğini, daha önce ekmeklerini İstanbul'dan, Antalya'dan kargoyla getirdiklerini, atölye sayesinde artık taze ekmek yiyebildiklerini anlattı.
MAKÜ Gastronomi Bölümü öğrencisi Gülser Sarıkaya, glütensiz ürünlerin yapımında kendini geliştirmek için kursa başladığını vurgulayarak "İleride işletmemi açıp çölyak hastaları için glütensiz ürünler üretmeyi hedefliyorum." dedi.
Atölyede ekmek yapımında çalışan çölyak hastası Ali Horasan, kendisi gibi hastalarının ekmeğe ulaşmasına katkıda bulunduğunu için mutlu olduğunu dile getirdi.
AA