Flaş Haber Yeni

BURDUR’DA 65 YAŞ ÜSTÜ BİREYLER İÇİN SAĞLIKLI YAŞAM EĞİTİMİ

BURDUR’DA 65 YAŞ ÜSTÜ BİREYLER İÇİN SAĞLIKLI YAŞAM EĞİTİMİ

BURDUR'DA "SAĞLIKLI YAŞ ALMA OKULU" PROJESİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Burdur İl Sağlık Müdürlüğü, kentteki yaşlı nüfusun daha sağlıklı, aktif ve kaliteli bir yaşam sürmesi amacıyla yürüttüğü “Sağlıklı Yaş Alma Okulu” projesine 2025 yılında da devam ediyor.

Kentte 65 yaş üstü 46.752 kişi bulunurken, proje; yaşlı bireylerin fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal açıdan güçlenmesini, hastalıklardan korunmasını ve yaşam kalitelerinin artırılmasını amaçlıyor.

Burdur İl Sağlık Müdürlüğü 26 Kasım 2025 saat 14.00’te gerçekleştirilen Sağlıklı Yaş alma Programı kapsamında katılımcılar, ruh sağlığıyla ilgili önemli bilgiler aldı. Program, 10 hafta sürecek etkinliğin 7.haftasında. Katılımcılar, psikolog Dr. Süleyman Keleş ile bir araya geldi.

Dr. Keleş, konuşmasına “Dizimiz ağrıdığında doktora gidiyoruz. Peki ya canımız sıkıldığında, ruhumuz daraldığında ne yapıyoruz? Ruhun ağrısı da beden ağrısı kadar gerçektir” diyerek başladı. Depresyonun sadece üzülmek olmadığını belirten Keleş, “Odamdan çıkmak istememek, eskiden sevdiğiniz işleri yapmak istememek ve enerji kaybı depresyonun belirtilerindendir” dedi.

Aynı zamanda Keleş, “Eski evimize ve mahallemize duyduğumuz özlem, ziyaret edilmemek veya aranmamak üzüntü yaratabilir. Bazen dilimiz susar, vücudumuz konuşur. Sebebi bulunamayan sırt, baş ve mide ağrıları ruhun ‘Ben buradayım, yardım et’ deme şeklidir” ifadelerini kullandı.

Dr. Keleş, uyku ve iştah düzeninin önemine değinerek, “Gece uyuyamamak, sabaha karşı uyanmak veya yataktan hiç çıkmak istememek depresyonun işaretlerindendir. Kafamız çok doluyken anahtarı nereye koyduğumuzu unuturuz; depresyon dikkati dağıtır, ama çoğu zaman iyileşince hafıza düzelir” dedi.

Dr. Keleş, “Eş, ev veya sağlık kaybı gibi durumlarda üzülmek doğaldır. Ancak bu üzüntü aylarca sürüyorsa ve sizi odanıza hapsediyorsa, artık depresyondur” ifadelerini kullandı.

Anksiyete ve kaygı hakkında katılımcılara bilgiler aktaran Keleş, “Sürekli ‘kötü bir şey olacak’ hissi, gevşeyememe, diken üstünde oturma hali ve huzursuzluk anksiyetenin belirtilerindendir. Endişe hayatı kısıtlıyorsa yardım alınmalıdır” dedi. Panik ataklar hakkında da katılımcılara uyarılarda bulunan Keleş, “Bazen aniden gelen yoğun korku panik atak olabilir. Kalp krizi geçiriyormuş gibi hissedebilirsiniz, ama vücut yalancı alarm veriyor; tehlike yok” dedi.

DUYGULAR TAHTEREVALLİ GİBİ İNİP ÇIKAR 

İki uçlu duygudurum (bipolar) hakkında da konuşan Keleş, “Duygular tahterevalli gibi inip çıkar. Bazen çok çökkün oluruz, bazen aşırı enerjik ve taşkın hissederiz. Mani döneminde yerinde duramaz, sürekli konuşmak ister, öfkelenir ve riskli davranışlar gösterebilir. Dengeleyici ilaçlar bu dönemde hayati önem taşır” dedi.

Son olarak Sosyal yaşamın önemini de vurgulayan Keleş, “Eve kapanmayın, insanlarla iletişim kurun. Komşuluk ilişkilerini sürdürün, cami, park, kahve veya kurslara gidin. İnsan insana iyi gelir” dedi. Fiziksel aktivitenin faydasını da anlatan Keleş, “Günde 20 dakika hafif yürüyüş yapmak veya balkonda çiçek sulamak bile mutluluk hormonu salgılatır ve uykunuzu düzenler” dedi.

Programın sonunda Uzm. Dr. Süleyman Keleş katılımcıların sorularını cevapladı ve isteyen katılımcılar grip aşısı oldu.

Beyza Nur Akçay