BURDUR SUSUZLUĞUN EŞİĞİNDE!

Başkan Ercengiz, “Ana 10 binlik depomuz boşaldı. 4 binlik depomuzun da yüzde 25’i dolu.”

Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, kentte yaşanan kuraklık ve su sorununa dikkat çekti. Başkan Ercengiz; sulu tarımın acilen terk edilmesi ve kent genelinde ciddi bir su tasarrufuna gidilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
“ACİLEN SULU TARIMDAN UZAKLAŞTIRILMASI GEREKİYOR”
Burdur’da ki su sorununa ilişkin konuşan Başkan Ercengiz, “İçme suyu ile son birkaç gündür yine sorunumuz başladı. Kasım 2020’de açtırdığımız, İnsuyu havzasındaki bölgede, sondaj kuyuları 87 metredeydi. Geçtiğimiz gün bu kuyunun da boşaldığını gördük! Şu anda bir içme suyu barajımız olmadığına göre, su kaynağı olarak yer altı suları ve bununda toplanma ve alınma bölgesi olarak İnsuyu ve Gökpınar havzası olduğuna göre o bölgenin acilen sulu tarımdan uzaklaştırılması gerekiyor. O bölgenin her zaman suyunun çok olduğunu biliriz. Ama son birkaç yıldır yer altı sularında önemli bir çekilme var. Bunun temel nedenlerinden birisi de havzanın yılın sadece bir mevsiminde değil dört mevsiminde tarıma başlaması olduğunu düşünüyorum. Örtü altına alınmış tarım zirai faaliyetleri o bölgenin suya ihtiyaç duyan bitki örtüsünün tercih edilmesi örnekse fasulye, domates, mısır! Bittikten sonra da çok farklı su tüketen bitkilerin o bölgede ekilip dikilmesinin o bölgenin su kaynaklarını, yer altı kaynaklarını hızla tüketmesine neden oldu.
“KUYUDA SU KALMADI”
Bir kere daha hatırlatmak isterim. 2014 yılında Gökpınar havzasında sadece 7 metrede artezyenle su çıkardığımız Gökpınar içme suyu kuyuları şu anda 45 metrede. Devlet Su İşleri tarafından yapılan projeksiyon ve proje çalışmalarının neticesinde saniyede 375 litre su alabilmemizi hesaplayarak yapılan çalışmalarda şuanda 122 litre ancak alabiliyoruz. Yetmediği için İnsuyu’na birkaç yere daha pompa ilave ettik. En son açtığımız pompa 87 metredeydi. Dün o pompa stop etti. Kuyuda su kalmadı. 24 saattir arkadaşlar aralıksız sondaj çalışmasına devam ediyor. 120 gerekirse 150 metreye ineceğiz ama bu çözüm değil. Bu nedenle de suyumuzun daha etkin tüketilmesi ve bölgedeki tarım politikalarının özellikle en acilen içme suyu havzamızdaki tarım politikamızın topyekûn gözden geçirilmesini ben istirham ediyorum.
“YÜKSEK KATLARA ŞU ANDA SU VEREMİYORUZ”
Bugün meclis salonundan bu çağrıyı da tüm yetkililere yapmak istiyorum. Zira, sadece şu anda tankımızda kalan yüzde 25 litre suyumuz var. Ana 10 Binlik depomuz boşaldı. 4 Binlik depomuzun da yüzde 25’i dolu. Yüksek katlara şu anda su veremiyoruz. Vatandaşımızın suya olan ihtiyacı doğal olarak yaz ayı nedeniyle fazla. Bu anlamda da vatandaşımıza bir uyarıda ve çağrıda bulunalım; Mümkün olduğu kadar zaten araç yıkama gibi bir ilkelliği evimizin önünde bırakmamız lazım. Diğer taraftan balkon yıkama ve suyun gereksiz yere tüketilmesi hatta ve hatta Burdur kırsalında yapılan tarımın da farklı bir modellemeyle değiştirilmesini ben bugün kayıtlara geçmesi açısından da bir kez daha yüksek sesle ifade etmek istiyorum. 
“SORUNUMUZ ARTIK BURDUR GÖLÜ OLMAKTAN ÇIKTI”
İklim Komisyonu Burdur Gölü kurumasını ve çekilmesini yerinde incelemek üzere Milletvekilleriyle Burdur’daydı. Biraz önce ifade ettiklerimin benzerini İklim Komisyonuna da ifade ettim. Sorunumuz artık burdur gölü olmaktan çıktı. İçme suyu ve havzadaki su sorunu olduğunu ki geçmiş dönem içme suyuyla ilgili önemli yol kat ettiğimiz sayın Bakan Veysel Eroğlu o komisyonun başındaydı. değerli hocamız burada geldi. Kendisine de anlatmaya çalıştım.
HAVZADA ENERJİ KESİLİRSE 2, 3 SAATLİK SU KALACAK
Bizim bir içme suyu barajına ihtiyacımız var. O artık bir zaruriyet. Çünkü şuanda yer altındaki suyun sayısal değerini hesap etmemizin mümkün değil. İnanın şu anda havzadaki büyük bir enerji kesintisinde şehrimizin en fazla 2,3 saatlik suyunun kaldığını da ifade etmek isterim. Suyun siyaseti yok. Biz bu anlamda Türkiye’nin en güvenilir kurumu olan DSİ ile bir protokol imzaladık. Ki o protokolün neticesinde yapılan projelere ait 1 milyon 583 bin liralık ödemede 2021 yılına ait bizlere tahakkuk ettirildi. Biz bu parayı ödeyeceğiz. İtirazımız yok ancak ben, arıtma yumuşatma tesisinin işlev yapamamasından korkuyorum. Çünkü havzada gerçekten su sıkıntımız var. Bu anlamda da bir kere daha yeri gelmişken çağrıda bulunalım bölgenin tarım politikasını gözden geçirmemiz gerekiyor.
“3 BİN SONDAJIN YARISINDAN FAZLASI KAÇAK”
Havzada 3 binin üzerinde sondaj olduğu ifade ediliyor. Biz koca şehrin içme suyunu sadece 15 sondajdan karşılamaya çalışırken havzada 3 bin tane sondajın ki yarısından fazlasının kaçak olduğunu biliyoruz. Bunun da önleminin alınarak içme suyunun en azından Senir geçişi sağlanıp bir baraj kazandırılıncaya kadar çözümlenmesini istirham ediyorum. Biz DSİ bölge müdürlüğüne bir yazı yazdık. Bu yazıyı yeniledik bir daha tekrar ettik. Bu konuştuklarımızı özetledik ve bölgenin tarım politikasının gözden geçirilip mutlaka kapalı sistem sulama gerekirse damlama sulama sistem ile o alanın sulanması gerektiğini ifade ettik. Ancak tabi tarım önemli bir girdi bu şehir için. Bu konuda köylümüzü üreticimizi de üzmek istemiyoruz. Fakat şunu ifade edelim bir müddet sonra onların tarım yapabileceği su da kalmayacak. Asıl sorun bu!
ÇÖZÜM YOLUNDA ÇALIŞILACAK
Bu Cumartesi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızla bir toplantı yapacağız. Çünkü buradaki yapılan çalışmaların neticesini görmek istiyoruz. Burdur’da tabi su asıl konuydu o günkü konumuz. Şimdi Burdur’da iyi tarım uygulamaları ne olabilir? Menderes Ovası’nda neler yapıldı? Bunları da konuştuk, Konuşacağız. Belki de bir modelleme yapılarak belediye önderliğinde bir kooperatifleşme sağlanarak (kooperatifleşmede hem ürün alım garantisi verilip hem de ürün deseninin bölgemize ve toprağımıza, suyumuza uygun bir desen oluşturulması hususunda) bir çalışma yapabiliriz ki yapacağız bunu. Zaten asıl amacımız oydu. Belki bir toprak analizi önümüzdeki aylarda meclisimize getirip akademiyle, üniversitemizle veya Ziraat Fakültesi olan Süleyman Demirel Üniversitesi’yle ya da Akdeniz Üniversitesi’yle bir ortak çalışma yapılıp bir toprak analizi de yapılabilir bölgede. Bunlar için de çalışmalarımız düşüncelerimiz var” açıklaması yaptı.

Mine KAYA