Flaş Haber Yeni

BAŞKAN ERCENGİZ 24 TEMMUZ BASIN BAYRAMINDA GAZETECİLER İLE BİR ARAYA GELDİ

BAŞKAN ERCENGİZ 24 TEMMUZ BASIN BAYRAMINDA GAZETECİLER İLE BİR ARAYA GELDİ

Toplantıda konuşan Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz: “Basın desteklenmelidir. Basının elinden tutulmalıdır. Gerekirse süte, ete verilen sübvansiyon basına da verilmelidir.”

Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, 24 Temmuz Basın Bayramı dolayısıyla Burdur Belediyesi Susamlık Tesislerinde gazeteciler ile bir araya geldi. 24 Temmuz 2023 Pazartesi günü saat 20.00’da verilen yemeği Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’in eşi Hülya Ercengiz, Belediye Başkan Yardımcıları, bazı belediye meclisi üyeleri ile yerel ve ulusal basın mensupları aileleri ile birlikte katıldı.

Yemekte konuşan Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz: “Geleneksel hale getirdiğimiz basın bayramı veya basında sansürün kaldırılması nedeniyle bir araya gelmiş olmamamızın değerinin farkındayım ve bu nedenle sizlerle bir arada olmaktan son derece mutlu olduğumu ifade etmek istiyorum.

Tabi biz her 24 Temmuz’da başka bir şey daha kutluyoruz. Türkiye’nin tapu senedinin Lozan Antlaşması’yla tam 100 yıldır 783 bin kilometre kareyi Türkiye Cumhuriyeti toprakları olduğunun Lozan’da imzasının atılıp ve insanlık tarihinde belki en uzunu süreli Barış Antlaşmalarından birisi olan Lozan’ı ayrıca kutluyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet özgür kalacağının tapu senedi Lozan ne ise aynı zamanda 24 Temmuz’da Türkiye’de basının özgür olmasının gerektiren özel bir gün olarak kutlanmalı bence. Daha da fazla güçlü ses çıkartılmalı. Her yıl buna benzer laflar ediyoruz ama her geçen gün basının üzerindeki yük ekonomik olarak arttıkça maalesef kalemler kısalıyor. Ekonomik yük arttıkça maalesef özgür kalemler yerini başka kalemlere bırakıyor. Basının üzerindeki yük arttıkça; basının ve gazetelerin, yayın organlarının görsel medyanın gerçek sahipleri bu alanları sermaye sahiplerine teslim etmek zorunda kalıyor.

10’uncu yılımıza girdik belki birçoğunuzla mesai arkadaşlarımızdan daha çok mesai yaptık. Sağ olsun bizleri takip ediyorsunuz. Bizlerin faaliyetlerini vatandaşımıza haber olarak ulaştırıyorsunuz ve bu ulaştırdığınız haberleri de biz vatandaşımızdan geri dönüt olarak almaya çalışıyoruz. Az önce başkanım (Serkan Şimşek) ifade etti. Her yıl üzerimizdeki baskı artıyor ve alanımız daralıyor’ dedi.  Biz de karınca kararınca yerel basına destek olmaya çalışıyoruz. Bugüne kadar yapılan Sayıştay denetimlerinde bize ‘arıza’ olarak sunulan anılan ve yazılan tek şey basına verdiğimiz destek. Basına verdiğimiz desteklerin yasal olmadığı gerekçesiyle 2020 Sayıştay denetiminde bir söyleşi yapmışız bu söyleşinin içeriğinde de şu var; Burdur Belediyesi olarak pandemide neler yaptık? Yurttaşımızın neresindeydik? Ne kadar yakındık? Pandemide aldığımız önlemler ne kadar etkili oldu bunları anlatmaya çalıştık. Ve orada bir cümlemiz var, diyorum ki; yüzyılın salgınından biz de nasibimizi aldık. Bende henüz aşı ortaya çıkmamışken rahatsızlandım ve görevime geri dönemedim. Sayıştay raporuna bakıyoruz diyor ki; ‘her ne kadar belediye faaliyetleri anlatmış olsa da burada belediye başkanı kendi hastalığını anlatarak kendine avantaj sağlamış’ cümle bu. Hastalıktan kim avantaj sağlayabilir?  Ya da hastalığını anlatarak kim ne elde edebilir? Şimdi biz basına verdiğimiz desteği karınca kararınca yani bu desteği de karşılıksız bir hibe falan değil yapılan emeğe saygı çerçevesinde kimi zaman reklam, kimi zaman dergiye, kimi zaman gazeteye projeye destek olarak sunduğumuz bu destekleri bir şekilde doğru olmadığına kanaat getirmişler. Başımızın üstüne fakat geldiğimiz noktada bugün acı olan şu ki; bir haberi objektif olarak alabilmemiz neredeyse ulusal basında kalmadı. Hangi kanalı açsak kendi siyasi düşüncesini ve ya kendi yandaşı olduğu fikre uyarlanmış bir haber görüyoruz. Çok basit bakın bunu siyaset güderek konuşmuyorum.

Benzine yapılan fiyat değişikliğinin adı bir yerde fiyat güncellenmesi diğer kanalda zam vatandaşın bir yerde mağduriyetinin adı yandaş veya muhalif yerel yönetim,  diğer bir kanalda başka bir şey. Biz şu konuda sizlere müteşekkiriz. En azından büyük bir çoğunluğunuza Burdur halkı olarak sizlerden Burdur’da yapılan faaliyetlerin sadece yerel yönetim olarak değil, Burdur’da olup bitenin adli vaka olsun, sıradan vaka olsun ya da yerel yönetimlerin ya da kişilerin yaptığı eylemler olsun sizlerden elinizden geldiğince en iyi şekilde en objektif haliyle bizlere ulaştırdığınız için ayrıca teşekkür ediyoruz. Ancak son zamanlarda yaptığımız görüşmelerde artan işçi maliyetleri, kağıt maliyetleri, diğer giderler ve bir üst kurul var.  Buraya ödediğiniz fonlar olarak baktığınızda gerçekten sürdürülebilir. Bir gazetecilik ve basın giderek kalmıyor. Bu çok üzücü bir durum. Neden üzücü bir durum biz 100-150 yıl önce meşrutiyetlerle kazanılmış hakları bugün ekonomik gerekçelerle sessiz sedasız bırakmak zorunda kalıyoruz. Basın desteklenmelidir. Basınını elinden tutulmalıdır. Gerekirse süte, ete verilen sübvansiyon basına da verilmelidir.” dedi.

Başkan Ercengiz konuşmasının devamında: “Ben bu kanaatteyim ama tabi çağın değişen değerlerine de basınımızın güncelleyerek kendisini ayak uydurması gerektiğine de inananlardanım. Çünkü çağımız artık dijital devir, dijitalle değişen devir, dijitalle değişen dünya içerisinde.  Bizim habere ulaşmamız birçok kanaldan o kadar kolaylaştı ki ama biz tercihimizi doğru ve objektif haber kanallarından alabilmekten yana kullanmayı arzuluyoruz. Bundan da yerelde vereceğiniz destek ve genel ulaşma açısından ajans desteği ile bu konuda Burdur’umuzun çok başarılı çalışmalar yaptığına inanıyorum. Bunun da devam etmesi gerektiğini canı gönülden istiyorum. Ben üzerime düşen görev neyse bugüne kadar elimden geldiğince yapmaya çalıştım. Bundan sonra da tüm samimiyetimle basınımızın bizden isteklerine, taleplerine makul ölçüde karşılık vermeye sorduğunuz her soruya samimi olarak cevap vermeye gayret etmeye devam edeceğim. Basın bayramınızı bir kez daha kutluyorum.”  

BAŞKAN YARDIMCISI SERKAN ŞİMŞEK’İN KONUŞMASI

Yemekte ilk konuşmayı yapan Burdur Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili Serkan Şimşek: “Bugün 24 Temmuz basının sansürden kaldırışının yıldönümü, her yıl 24 Temmuz’u biz basından sansürün kaldırışı olarak kutluyoruz. Fakat her sene şunu söylemekten de kendimizi geri alamıyoruz; ‘Türkiye’de basından sansürün kaldırılışı 24 Temmuz’da kutlanıyor’ olsa da ne yazık ki resmi olmasa da gayri resmi şekilde basın mensuplarına ve basın camiasına bir sansür hala mevcut. Bu sansürün adı değişti.  İşte gazeteler de resmi ilanlar. Basın haber sitelerinde resmi ilanlar derken gelen hükümetler bu ilan kavramını bir kılıç gibi adeta kurumların basın mensuplarının üzerinde dolaştırıyorlar.” iddiasında bulundu.

Hale Pak – Melisa Adınısever- Nesibe Solak