Babasının emekli olduğu itfaiyede alevlerle mücadele ediyor
Babası gibi itfaiye çavuşu olan Ali Eryılmaz, "İnsanlara, diğer canlılara yardımcı olmak, elimizi uzatmak güzel bir duygu. Beni bu mesleğe en çok çeken şey, bir canlının yardımına koşabilmek oldu" dedi.
Burdur Belediyesi İtfaiye Müdürlüğünde 20 yıl görev yaptıktan sonra emekli olan itfaiye çavuşu Mehmet Eryılmaz'ın oğlu Ali, babasının izinde aynı itfaiyede mesleği icra ederek insanların yardımına koşmanın mutluluğunu yaşıyor. 1995'te itfaiyeciliğe başlayan 2 çocuk babası 59 yaşındaki Eryılmaz, erkek evladını itfaiyeci olması için küçük yaştan itibaren yetiştirdi. Oğlu Ali'yi ilkokul ve lise yıllarında zaman zaman çalıştığı yere götürerek mesleği görmesini ve sevmesini sağlayan Eryılmaz, liseden sonra onu itfaiyecilik meslek yüksekokuluna gitmesi için yönlendirdi. Kocaeli Üniversitesi İzmit Meslek Yüksekokulundan mezun olduktan sonra Burdur İtfaiyesinde sözleşmeli olarak işe başlayan oğluyla 2 yıl omuz omuza alevlerle mücadele eden Eryılmaz, daha sonra oğluna KPSS'ye girmesini tavsiye etti.
Sınavdan sonra İstanbul İtfaiyesine atanan ve bir süre İstanbul'da çalıştıktan sonra babasının emekli olmasının ardından Burdur İtfaiyesine dönen Ali, babasının yıllarca emek verdiği itfaiye müdürlüğünde çalışmanın gurunu ve sevincini yaşıyor. Ali, 3 yaşındaki oğlu Mert'in de dedesi ve babası gibi itfaiyeci olması için ona oyuncak itfaiye araçları alarak şimdiden mesleğe ilgi duymasını sağlıyor. Eski itfaiye çavuşu Mehmet Eryılmaz, AA muhabirine, Burdur Belediyesinin farklı birimlerinde çalıştıktan sonra itfaiyeciliğe geçtiğini söyledi. Oğlunun itfaiyeci olması için çaba gösterdiğini vurgulayan Eryılmaz, iki evladından kızının öğretmen, oğlunun ise itfaiyeci olduğunu anlattı. Eryılmaz, çalıştığı yere staja gelen itfaiyecilik öğrencilerini görünce imrendiğini belirterek oğlunun da onlar gibi olması için itfaiyecilik bölümüne gönderdiğini kaydetti.
"OĞLUMA BAYRAĞI DEVRETTİM O DA SEVEREK YAPIYOR"
Yıllarca kendisinin emek verdiği itfaiye ocağında oğlunun da hizmet vermesinin gurur verici olduğuna dikkati çeken Eryılmaz, şöyle konuştu: "İnsanlar yangından kaçarken itfaiyeciler yangına koşar. Canla başla insanların canını ve malını kurtarmak için çalışırlar. Oğlumun böyle kutsal bir mesleği yapması göğsümüzü kabartıyor. Burası peygamber ocağıdır. Tabii her mesleğin bir riski var ancak biz onları her gün göreve giderken Allah'a emanet ediyoruz. Bu işe gönül verdim ve severek 20 yıl yaptım. Şimdi oğluma bayrağı devrettim, o da severek yapıyor. İnşallah torunum da gelecekte itfaiyeci olacak. O da çok meraklı, bütün oyuncakları itfaiye araçları."
"BABAMDAN ALDIĞIM BAYRAĞI, OĞLUMA TESLİM ETMEK İSTERİM"
Babasının izinden giden 35 yaşındaki itfaiye çavuşu Ali Eryılmaz ise mesleğinin kutsal olduğunu göreve başlayınca anladığını aktardı. Babasının yıllarca görev yaptığı yerde çalışmanın gurur verici olduğunu vurgulayan Eryılmaz, "İtfaiyecilik zor bir iş ancak işimizin ucunda hayatlar var. Yanan bir evden bir insanı kurtarmak çok güzel bir his. İnsanlara, diğer canlılara yardımcı olmak, elimizi uzatmak güzel bir duygu. Beni bu mesleğe en çok çeken şey, bir canlının yardımına koşabilmek oldu. Ben de babamdan aldığım bayrağı, oğluma teslim etmek isterim. O da benim gibi çok hevesli. Benim babamın yanına gittiğim gibi o da benim yanıma sürekli geliyor." ifadelerini kullandı. "Nerede bir canlı zor durumdaysa itfaiye orada" diyen Eryılmaz, sel, orman yangını, ev yangını ve depremlerde korkusuzca görev yaptıklarını anlattı. Burdur Belediyesi İtfaiye Müdürü Mehmet Ali Ballak da itfaiyeciliğin gönül mesleği olduğunu vurgulayarak, "Her sabah bütün itfaiyeciler aileleriyle helalleşerek evden çıkarlar. Bu meslek parayla pulla ölçülecek bir meslek değil, severek yapılacak bir iş." yorumunu yaptı.
AA